'Zengezur, İsrail'in İran'a yönelik yumuşak kuşatma planının parçası'

img
'Zengezur, İsrail'in İran'a yönelik yumuşak kuşatma planının parçası' YDH

Bağımsız analist Babek Vahded, Türkiye ve Azerbaycan'ın Zengezur Koridoru'nu hayata geçirme çabalarının İran'ın stratejik çıkarlarına yönelik ciddi jeopolitik tehdit olduğunu belirtti. Vahded, koridorun İran'ı askeri olarak tecrit etme ve İsrail ile NATO'nun bölgedeki varlığını güçlendirme amaçlı uzun vadeli planın parçası olduğu konusunda uyardı.




YDH - Bağımsız araştırmacı ve analist Babek Vahded, Türkiye ve Azerbaycan'ın Zengezur Koridoru'nu hızla faaliyete geçirme çabalarının, İran'ın stratejik değerlendirmelerinde Güney Kafkasya'daki çıkarlarına yönelik "ciddi jeopolitik tehdit" olarak görüldüğünü belirtti.

X (eski adıyla Twitter) hesabından paylaşımda bulunan Vahded, özellikle İsrail ile gerilim devam ederken bu adımın atıldığını vurguladı.

Vahded, "Koridor, İran'ı askeri olarak tecrit etme ve kuzey ile kuzeybatıdan baskı altına alma amaçlı katmanlı, uzun vadeli planın parçasıdır, sadece ulaşım projesi değil," ifadelerini kullandı.

İran'ın kara bağlantısını kesme riski

Analiste göre, Türkiye, Azerbaycan ve NATO ülkeleri tarafından dolaylı olarak desteklenen koridor, İran'ın Ermenistan'a olan kara erişimini kesecek ve bölgedeki transit rolünü önemsizleştirecek.

Vahded, "32 kilometrelik Zengezur Koridoru, Azerbaycan'ı Ermenistan kontrol noktalarından geçmeden Nahçıvan'a bağlayacak ve İran'ın Doğu Azerbaycan eyaletini transit merkezi olmaktan çıkaracak," dedi.

İranlı gözlemcilerin, bu durumun bölgesel güç dengelerini yeniden şekillendirebileceğinden ve İsrail ile NATO'nun İran sınırları boyunca dayanak noktalarını güçlendirebileceğinden korktuğunu aktaran Vahded, özellikle Bakü'nün Tel Aviv ile artan bağlarına dikkat çekti.

Vahded, "İsrail'in İran şehirlerine yönelik saldırılarından kısa süre sonra, bu ayın başlarında Türkiye ve Azerbaycan'ın İran sınırları yakınında düzenlediği ortak askeri tatbikatlar, daha koordineli jeopolitik baskı için prova adımları olarak görülüyor," diye konuştu.

İsrail'in "yumuşak kuşatma" stratejisi

Vahded, İsrail stratejisinin, İran'a karşı kara ve hava köprüsü kurmak için Azerbaycan, Kürt bölgesi ve Körfez ülkelerindeki hava sahasını, üsleri ve ittifakları kullanarak İran'ı "yumuşak kuşatma" altına alma stratejisi olarak görüldüğünü ifade etti.

Gelen bilgilerin, Nahçıvan ve Sitalçay'daki üslerden İsrail'e ait insansız hava aracı ve hava kuvvetleri operasyonlarına işaret ettiğini belirten Vahded, "Zengezur faaliyete geçerse, Türkiye-Nahçıvan-Azerbaycan arasında stratejik üçgen oluşabilir," uyarısında bulundu.

Tahran için kırmızı çizgi

Vahded, Devrim Lideri Ayetullah Ali Hamenei'nin 2020'den bu yana "İran sınırları yakınına hiçbir terörist gücün girmesine izin verilmemesi gerektiği" yönünde uyarılarda bulunduğunu hatırlattı.

Vahded, "Fakat son aylarda el-Colani ve Halkın Mücahitleri liderleri gibi isimlerin Azerbaycan'ı ziyaret ettiği bildirildi," dedi.

İran medyasının, siyasi, askeri ve iktisadi olarak kararlı şekilde yanıt verilmemesinin, 1980'lerdeki senaryoyu, yani toprak ihlaliyle tetiklenen savaşı tekrarlayabileceği konusunda uyardığını aktardı.

Vahded, İran'da artık "Ey İran, Zengezur için savaş!" şeklinde seslerin yükseldiğini belirterek, "Bu, konunun Tahran'ın bölgesel doktrininde kırmızı çizgi haline geldiğinin sinyalidir," ifadelerini kullandı.

Vahded, bu gelişmelere yanıt olarak İran'ın, NATO destekli koridora Kuşak ve Yol Girişimi (KYG) ile bölgesel dengeye yönelik tehdidi nedeniyle karşı çıkan Rusya ve Çin ile koordinasyonunu artırmasının beklendiğini de sözlerine ekledi.



Makaleler

Güncel