BAE'nin yeni üsleri bölgede İsrail hegemonyası için anahtar rol oynuyor

img
BAE'nin yeni üsleri bölgede İsrail hegemonyası için anahtar rol oynuyor YDH

Hint Okyanusu’ndan Somali ve Yemen kıyılarına uzanan bölgede, BAE’nin İsrail ve diğer müttefikleriyle koordineli olarak geliştirdiği üs, pist ve istihbarat ağları, bölgesel deniz ticaret yolları üzerinde stratejik kontrol kuruyor.




YDH- Hint Okyanusu’ndaki Socotra Adaları’ndan Somali ve Yemen kıyılarına uzanan bölgeyi kapsayan uydu görüntüleri, Middle East Eye analizine göre, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) tarafından kurulan genişletilmiş bir askeri ve istihbarat üssü ağına işaret ediyor.

Uydu görüntülerine göre, hava üssü inşaatı 2022’nin sonlarında başladı. Bu inşaatın başlamasıyla birlikte, BAE ve İsrail arasındaki iş birliği de hız kazandı.

Dünyanın en yoğun deniz ticaret yollarından biri çevresinde şekillenen bu kontrol halkası, 7 Ekim’de Hamas öncülüğünde İsrail’e düzenlenen saldırı ve ardından Gazze’de patlak veren savaş sonrasında hızla büyüdü.

BAE’nin müttefikleri, özellikle İsrail ve ABD, bu üslerin inşası ve genişletilmesinde aktif rol aldı. İsrailli subaylar adalarda fiilen görev yaparken, İsrail radar sistemleri ve diğer askeri güvenlik araçları, BAE’nin İran yanlısı Husilere karşı operasyonları izlemesine ve olası saldırıları engellemesine imkan tanıyor.

İsrailli savunma şirketi Elbit Systems’ın BAE şubesi, BAE hava kuvvetlerine savunma sistemleri sağlayacağını açıkladı. İsrail, BAE’ye erken uyarı radar sistemleri konuşlandırdı ve ardından Şubat 2023’te, gözetleme, keşif ve mayın tespit yeteneklerine sahip ortak tasarlanmış insansız bir deniz aracını duyurdular.

BAE ve İsrail, “Crystal Ball” adıyla bilinen bir istihbarat paylaşım platformu üzerinden iş birliği yapıyor. Bu platform aracılığıyla, bölgesel istihbarat kapasitesinin tasarlanması, konuşlandırılması ve güçlendirilmesi sağlanıyor. Platform, bu ortaklığı tanıtmak amacıyla hazırlanan sunumlarda da vurgulanıyor.

Eski bir İsrail diplomatından ve dört dışişleri bakanına danışmanlık yapmış olan Alon Pinkas, MEE’ye şunları söyledi:

“BAE ve İsrail arasındaki ilişki, resmi diplomatik ilişkiler kurulmadan çok önce oldukça gelişmişti; ancak bu durum sessiz tutuluyordu. Gizli değil, sadece sessizdi.”

BAE, ağırlıklı olarak müttefiklerinin kontrolündeki Yemen’deki Güney Geçiş Konseyi, Tarık Salih, Somaliland ve Puntland bölgelerinde, Socotra takımadası ile Bosaso, Berbera, Mocha ve Babülmendeb’deki Mayun Adası’nda inşa ettiği ve genişlettiği üs, pist ve tesis ağıyla hayati deniz yollarını İsrail ile yakın koordinasyon içinde kontrol ediyor.

Birleşik Arap Emirlikleri daha önce, “Socotra Adası’ndaki herhangi bir BAE varlığının, Yemen hükümeti ve yerel otoritelerle iş birliği içinde yürütülen insani amaçlara dayandığını” belirtmişti.

Ayrıca, bu üsler İsrail, BAE ve diğer müttefikler arasında entegre bir füze savunma ve istihbarat paylaşım ağı oluşturuyor.

Kızıldeniz ve Aden Körfezi çevresinde oluşturulan üs ağı, BAE’nin Sudan’ı çevreleyen birçok ülkede, olağanüstü mali gücünü kullanarak üsler kurma stratejisini yeniden yansıtıyor.

Bu ülkeler arasında, General Halife Hafter’in kontrolündeki Libya’nın güneydoğu bölgeleri, Çad, Orta Afrika Cumhuriyeti, Uganda, Etiyopya ve Kenya bulunuyor.

Bir Batılı diplomat, Middle East Eye’a şöyle dedi:

“BAE’nin Afrika’da ne yaptığını anlamak istiyorsanız, William Dalrymple’ın The Anarchy kitabını okuyun. İskoç tarihçinin, İngiliz Doğu Hindistan Şirketi’nin Hindistan’ı nasıl ele geçirdiğini anlattığı 576 sayfalık kitap, tam olarak aynı oyun planını gösteriyor.”