Direniş Alimleri Birliği: Direnişten söz etmek olumlu bir adım ancak yeterli değil

img
Direniş Alimleri Birliği: Direnişten söz etmek olumlu bir adım ancak yeterli değil YDH

Uluslararası Direniş Âlimleri Birliği Başkanı Şeyh Mahir Hamud, uluslararası kamuoyunda İsrail’e karşı artan tepkileri “tarihi bir dönüm noktası” olarak nitelendirerek Lübnan Başbakanı Nevaf Selam’ın direnişin ülkenin egemenliğinin tek teminatı olduğunu anlamasını tebrik etti.




YDH- Uluslararası Direniş Âlimleri Birliği Başkanı Şeyh Mahir Hamud, haftalık siyasi değerlendirmesinde bazı açıklamalarda bulundu.

Hamud, uluslararası arenada yaşanan son gelişmelerin direniş açısından tarihi bir dönüm noktası oluşturduğunu belirtti.

Hamud, “Uluslararası kamuoyunda böylesine büyük bir değişimi kim beklerdi ki? Aralarında yaklaşık 15 büyük gücün de bulunduğu 158 ülke, Netanyahu’nun Birleşmiş Milletler’deki konuşmasını boykot etti. Yüce Allah, bu yiğit direniş için onu destekleyen, finanse eden ve tüm saldırılara rağmen dimdik duran insanları hazırladı. Tıpkı, ağır bedeller ödememize rağmen Mescid-i Aksa’ya yönelik Taşkın Harekâtı’nı gerçekleştiren cesur adamları hazırladığı gibi.” ifadelerini kullandı.

Lübnan Başbakanı Nevaf Selam'a seslenen Hamud, ulusal egemenliğin ancak direniş yoluyla korunabileceğini vurguladı:

“Topraklarımızın ulusal ve İslami direniş olmadan kurtarılamayacağını kabul etmeniz olumlu bir adım ancak yeterli değil. Bu kabulün ciddi bir duruşla ve ona uygun bir siyasi tutumla desteklenmesi gerekiyor. Bugün merak ediyoruz, neden Güvenlik Konseyi’ne bir şikayet sunulmadı, neden Konsey toplanmadı? Ayrıca, Kıbrıs ile deniz sınırı konusunda yürütülen müzakereler, haklarımızı tam olarak savunduğumuzu göstermiyor. Total’in daha önceki manipülasyonlarına rağmen yeniden petrol arama faaliyetleriyle görevlendirilmesi de Lübnan’ın kararlı bir tutum sergilediğini göstermiyor.”

Hamoud, direnişten söz edilmesini “doğru yönde atılmış olumlu bir adım” olarak değerlendirdi ancak bunun tek başına yeterli olmadığını vurguladı: 

“Bu adımı başka somut adımların takip etmesi gerekir.” 

Açıklamasının devamında, Lübnan’ın pozisyonunu güçlendirecek birçok etken bulunduğuna ancak bunların ne yeterince değerlendirildiğine ne de geliştirildiğine dikkat çekti.

“Mevcut koşullar altında ‘devlet otoritesini genişletme’ sloganını tekrarlamak, aslında Siyonist kontrolün zımnen onaylanması anlamına geliyor. Lübnan’ın tutumunu daha kararlı ve net hale getirmek için mevcut değişkenlerden yararlanılmalıdır.” ifadeleriyle konuşmasını tamamladı.

İlgili Haberler