Caferi Başmüftüsü: Lübnan asla Siyonist olmayacak

img
Caferi Başmüftüsü: Lübnan asla Siyonist olmayacak YDH

Caferi Müftüsü Şeyh Ahmed Kabalan, Güney Lübnan’daki gelişmeleri “egemenlik felaketi” ve “açık Siyonist terörizm” olarak nitelendirerek, “Lübnan asla Siyonist olmayacak” dedi. Kabalan, Washington’un “adalet” söylemini ikiyüzlülük olarak tanımlayıp, Lübnan’ın savunulmasının varoluşsal bir zorunluluk olduğunu belirtti




Cuma hutbesinde Burc el-Baracne'deki İmam Hüseyin Camii’nde konuşan seçkin Caferi Müftüsü Şeyh Ahmed Kabalan, “Güneyde yaşananlar tam anlamıyla bir egemenlik felaketidir; apaçık Siyonist terörizmdir” ifadelerini kullandı.

Kabalan, “Lübnan asla Siyonist olmayacak” diyerek Washington’un “dünya liderliği” yanılsamasıyla uluslararası düzenin temellerini çökerten stratejik bir felaketin içinde yaşadığını belirtti.

“İsrail, Lübnan’ı yutacak bir savaşı kazanamayacak kadar zayıftır” diyen Kabalan, “Çünkü ülkenin ulusal yetenekleri en büyük savunma güvencesini oluşturuyor. Ordumuz ve direnişimiz istikrarlı, kararlı ve stratejik bir savunma denklemidir. Yeni duruma uyum sağlamak için ulusal koşullar karmaşık değildir” ifadelerini kullandı.

“Lübnan’ı savunmak, varoluşsal ve egemen bir zorunluluktur; bundan taviz verilemez” diyen Müftü, “Lübnan ordusunun liderliği büyük bir ulusal değerdir. Saygı duyduğumuz ordu komutanı, asil ve onurlu bir Lübnan kararlılığının sembolüdür. Ordumuzun direnci, Lübnan’ın yalnızca İsrail’in düşmanı olarak kalacağının en açık kanıtıdır” dedi.

Kabalan, Washington’un “güvenilir bir arabulucu olmadığını” belirterek, Birleşmiş Milletler ve bağlı kurumların da “yalan üzerine kurulu” olduğunu vurguladı. “Küresel adalet ikiyüzlülükten ibarettir; ulusal hakkın üzerinde hiçbir hak yoktur” diye ekledi.

Müftü Kabalan, çözümün “ateşkes anlaşmasının uygulanmasında” yattığını söyledi.

Siyasi güçlere “kendilerine dayatılan siyasi ölüm halinden çıkmaları” çağrısında bulunarak, “Tarih, İsrail’e hiçbir siyasi taviz vermenin caiz olmadığını ve bunu asla kabul etmeyeceğimizi yazmalıdır” dedi.

“İsrail ile siyasi müzakere kesinlikle söz konusu olamaz” diyen Kabalan, “İsrail mutlak bir kötülüktür; onunla müzakere etmek daha da kötüdür. İsrail sadece terörist bir işgalci varlıktır ve biz stratejik bir zayıflık içinde değiliz” ifadelerini kullandı.

Ayrıca, “Bölgedeki bazı ülkelere Siyonist projeye güvenmemelerini tavsiye ediyorum; sonuç hayal kırıklığı olacaktır. Gerçek çözüm, Siyonist varlığın güvenliği değil, Arap ve İslam dünyasının güvenliğidir. Bugün Tahran, Tel Aviv’den çok Arap dünyasına yakındır” dedi.

Kabalan, Lübnan iç siyasetine de değinerek, “Ülke en karmaşık ve kritik aşamalardan geçiyor olmasına rağmen, bazıları hâlâ tarihi bir intihar kompleksinde ve seçim nefreti içinde yaşıyor” ifadelerini kullandı.

Kabalan şöyle devam etti:

“Şunu açıkça söylüyorum: Güney Lübnan, Bekaa ve banliyö halkının çıkarlarına aykırı hiçbir seçim yasası kabul edilmeyecek. Lübnan düşmanı seçim yasalarının bu ülkede yeri yok. Sessizliğimiz yalnızca ulusal çıkar içindir, ancak bazı kişilerin Lübnan’ı seçim yoluyla katletmesine izin vermeyeceğiz. Şii toplumunun temel seçim haklarının ihlal edilmesini de asla kabul etmeyeceğiz.”

“Yurt dışından ithal edilen ‘egemenlik grubu’ ülkeyi iç felakete sürüklüyor” diyen Kabalan, “Emel Hareketi ve Hizbullah bu ülkenin güvenlik supabıdır. Bu direniş ikilisi olmadan Lübnan, Lübnan olmaz” ifadelerini kullandı.

Son olarak “yabancı haritaları okuyanlara” seslenen Müftü Kabalan konuşmasını şöyle tamamladı: 

“Lübnan hiçbir zaman Siyonist olmayacak — ne siyasette, ne diplomaside, ne de seçimlerde. Onu korumanın yolu, mezheplerin ötesine geçen ve bir arada yaşamı güvence altına alan ulusal bir seçim yasasından geçiyor. Herhangi bir kırmızı çizginin aşılması bizi sayısal eşitliğe dayalı bölgeler talep etmeye zorlar. Lübnan uğruna sayı oyunlarına karşıyız, ancak güçlülerin zayıfları yutmasına da asla izin vermeyeceğiz”