Tekin ve Dursunoğlu, “12 yıl direnen Suriye neden 12 günde çöktü?” sorusunun cevabını aradıkları programda, Suriye’de 13 yıllık savaşta direnç gösteren devletin birkaç gün içinde çözülmesini askerî sebeplerle değil, Rusya’dan İran’a, Hizbullah’tan Filistin cephesine uzanan çok cepheli bölgesel kuşatma ve zamanlama stratejisi üzerinden ele alıyor.
YDH- Yeryüzü TV’de gazeteci Çağlar Tekin ile sohbet eden Araştırmacı-Yazar Alptekin Dursunoğlu, Şam’ın düşüşünün yıldönümünde, vekâlet savaşları, Batı’nın çatışma dizaynı ile kaos mühendisliği ve “Direniş Ekseni'nin eşzamanlı meşgul edilmesi” paradigmasıyla analizlerini paylaştı.
Şam’ın düşüşünün askeri yetersizlikten değil, büyük güçlerin fiilî desteği çekmesiyle gerçekleştiğini serimleyen Dursunoğlu, meseleyi salt dış baskı değil, “müttefiklerin desteğini fiilen dondurması” üzerinden açıkladı.
Militanların saldırılarının spontane değil, önceden hazırlanmış koordineli harekât olduğunu ve Kremlin-Şam hattındaki diplomatik kopuşu, özellikle saldırı öncesi İdlib’de yürütülen istihbarî hazırlıklar ve eşzamanlı cephe meşguliyetleri ile merkeze aldı.
İkiliye göre, Suriye’deki son meşru yönetimin çöküşü sahadaki askeri dengelerden çok, Rusya’nın tercihleri, HTŞ liderliği üzerindeki örtülü koruma ve devlet mekanizmasını içten kemiren ekonomik-idari çürümenin birleşimiyle gerçekleşti.
