YDH-Azerbaycan’da yayınlanan Yeni Musavat gazetesi yazarlarından Zamin Hacı, Azerbaycan İsrail ilişkileri konusunda son derece cesur eleştirel değerlendirmelerde ve çarpıcı tespitlerde bulunuyor.
YDH-Azerbaycan’da yayınlanan Yeni Musavat gazetesi yazarlarından Zamin Hacı, Azerbaycan İsrail ilişkileri konusunda son derece cesur eleştirel değerlendirmelerde ve çarpıcı tespitlerde bulunuyor.
ABD’deki “Washington Institute, for Near East Policy” adlı düşünce kuruluşu son derece ilginç bir analize yer verdi. Meslektaşlarımız, Yeni Musavat gazetesinin dünkü sayısında söz konusu yazının tercümesini verdiler. Washington Institute’nün analizinde İsrail’le Azerbaycan ilişkilerinin bölgenin diğer Müslüman ülkelerine örnek oluşturabileceği belirtiliyor.
Bundan başka yazıda skandal sayılabilecek bir ifade de yer alıyor. “Azerbaycan başkanı ilham Aliyev’i dış seyahatlerinde İsrail gizli Servisi Mossad koruyor.”
Eğer Mosad meselesi doğruysa, bu Azerbaycan devletine herhangi bir onur kazandırmamaktadır.
Hatta bu durum bizim bağımsızlığımıza ve ulusal güvenliğimize de uygun değildir. (bazı okuyucularımızın tebessüm ettiğini görüyorum; ama neye gülüyorlar bilmiyorum) Bu haber, beyler Eyyubova ve vakıf Ahundov’un yönetimlerine de saygısızlıktır. Bu haber ya derhal tekzip edilmeli veya doğrusu halka açıklanmalıdır.
Peki, Azerbaycan’ın sıradan vatandaşları olan bizler tehlikelerden korunmak için hangi yabancı gizli servise başvurmalıyız? Yasalara göre tüm vatandaşlar kanun önünde eşittir. (Biri söze giriyor: “bazı vatandaşlar çok daha eşittir” Rica ederim bırakın da yazımı yazayım) ZH.
Analizde belirtildiği gibi Azerbaycan İsrail ilişkilerinin bir örnek olmadığı konusunda kesinlikle şüphemiz bulunmamaktadır. Azerbaycan, şimdiye kadar güçlü Yahudi Lobisinin birçok isteğini yerine getirmiştir.
Örneğin Bakü-Ceyhan petrol boru hattı döşendikten sonra bundan en çok yararlanan ülkenin İsrail olduğu ortaya çıktı.
3 Haziran’da Bakü’ye gelen bir İsrailli bakan açıklamıştı: “Halen İsrail’in ithal ettiği ham petrolün yüzde 45’ten fazlası Azerbaycan’dan karşılanıyor.” Yahudi devletinin yakın çevresindeki petrol ihracatçısı olan Müslüman ülkelerle ilişkilerinin kötülüğü düşünüldüğünde Bakü-Ceyhan petrol boru hattının kimin çıkarı için döşendiği ortaya çıkıyor. Bunu sağlayan bir yönetimi niye korumayasın?
İsrail’in Azerbaycan’ın Tel-Aviv’de elçilik açmasını uzun süredir sağlayamadığı doğrudur; ancak bu düşünülmektedir. İyi de Azerbaycan üyesi olduğu İslam Konferansı Örgütü’nün gözünü başka türlü nasıl boyayacak?
İsrail’in iştahı o kadar kabarık ki, Azerbaycan’dan göçen Yahudiler için bizim devletten emekli maaşı almak istiyor, hem de kişi başına aylık 700-800 Dolar. Elbette burada 60-70 Manat’a umut bağlayan emeklilerin canı cehenneme…
Yönetim, bu para meselesini sürüncemede bıraktı, benim bildiğim kadarıyla İsrail bu parayı henüz koparabilmiş değil. Yine de önümüzde ay var, yıl var…
Yönetimi bir tarafa bırakalım, Azerbaycan halkı Yahudi lobisinden ne hayır gördü? Karabağ meselesinin çözümünde bize yardım mı ettiler? Hayır. Ama büsbütün ilgisiz oldukları da söylenemez (!) mesela, Bakü çevresindeki bir kentte İsrail’in yardımıyla bir çilek serası kuruldu. Kışın çilek ye keyfet…
Bu arada Bakü’de Yahudi mason localarının sembollerinin arttığı da dikkat çekiyor. Mesela, eski “Respublika”, şimdiki Haydar Aliyev Sarayı’nın önündeki parkta kullanılan sütunlar, masonluğun amblemlerinden Süleyman mabedinin meşhur sütunlarına benziyor.
Eski “Baku Soveti”, şimdiki “İçşehir” metro istasyonunun çıkışındaki başkanlık binasının iki adım yanında da mason sembolü olan piramit kuruluyor. (ABD devlet mühründe de mason piramidi bulunmaktadır)
İlginçtir ki bu piramidi de İsrail’in “Qadiş Deviç International” şirketi kuruyor.
Not: Objektiflik adına, Musavat Partisi’nin ambleminde de piramit tasviri olduğunu kaydetmeliyim.