YDH- İran İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamenei, hükümet yanlısı aşırıları uyararak, görüş ayrılığı sebebiyle herkesin velayet-i fakih karşıtı veya münafık olarak nitelendirilmemesi gerektiğini söyledi.
YDH- İran İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamenei, hükümet yanlısı aşırıları uyararak, görüş ayrılığı sebebiyle herkesin velayet-i fakih karşıtı veya münafık olarak nitelendirilmemesi gerektiğini söyledi.
Bugün Tahran’daki Hüseyniyesinde bir grup Besici’yi kabul eden İran İslam inkılabı Rehberi Ayetullah Hamenei, aşırılık yanlısı tutumları sert bir şekilde eleştirerek “Salt bir hatadan dolayı insanlar münafık veya velayet-i fakih karşıtı diye isimlendirilemez, teşhiste çok dikkatli olunmalıdır” dedi.
Bazı kesimlerin yarattığı iftira ve karalama ortamına yönelik eleştirilerini bu konuşmasında da sürdüren İslam İnkılabı rehberi Ayetullah Hamenei, bir iftira ve töhmet atmosferi yaratarak suçluyla suçsuzu birbirine karıştırmaya yönelik her türlü adımın zararlı olduğunu belirtti ve “Ayrıntıya dair ihtilaflardan ve her üç erkin başkanıyla Düzenin Yararını Belirleme Kurulu Başkanı’na yönelik töhmet ve dedikodulardan sakınılmalıdır. Halk ve siyasi gruplar, devrime ve ülkenin bağımsızlığına temelden karşı olanlar karşısında bir ve beraber olmalıdır” dedi.
Şu an ülkenin en temel önceliğinin hedefi halk arasında ihtilaf ve kötümserlik yaratmak olan yumuşak savaşla mücadele olduğunu beliren Ayetullah Hamenei, bu saldırıya karşı koymanın en önemli yolunun basiretin ve Besic ruhunun korunup güçlendirilmesi olduğunu söyledi.
Besic’in İslam devrimi tarihi boyunca oynadığı role ve önemine değinen Ayetullah Hamenei, Besic’in askeri kalıp ve örgütlülüğün ötesinde olduğunu belirtti ve askeri bölümü Besic’in en iyilerinden olsa da Besic’in halkın tüm katmanlarını kapsadığını ifade etti.
Düşmanın “yumuşak savaş”la gelişmiş iletişim ve kültür araçlarını kullanarak çeşitli bahanelerle yalan ve söylenti yoluyla halk arasında ihtilaf, kötümserlik ve şüphe yaratmaya çalıştığını belirten Ayetullah Hamenei, seçimlerden sonra da bu yöntemlere başvurulduğunu ifade etti ve “seçimler bahanesiyle halkın birbirine ve yöneticilere karşı kötü duygular beslemesine çalıştılar. Bu karmaşa ortamında kendi kontrollerindeki hain ve garazkar unsurları bozgunculuk çıkarmaları için sahneye sürdüler; ama halkın basireti sayesinde bu iş bir sonuç vermedi” dedi.
Basiret kavramını sürekli olarak vurguladığını hatırlatan Ayetullah Hamenei, bunu halkın mevcut durumun ne olduğunun ve bu meseleyi çekip çevirenlerin ve onların hain unsurlarının doğru teşhis edilmesi için vurguladığını ifade etti.
Zihinleri bulandırmaya, halkı birbirine ve yöneticilere karşı kötümserliğe düşürmeye yönelik her adımın zararlı olduğunu belirten Ayetullah Hamenei, “Ben halk kitleleriyle muhtelif siyasi grupların, devrime ve ülkenin bağımsızlığına temelden karşı olan ve ülkeyi ABD’ye ve istikbara sunmak isteyen az sayıdaki insanlara karşı birlik ve beraberlik içinde olmasında ısrar ediyorum” dedi.
Geniş halk kitleleriyle çok az sayıdaki hain ve satılmış kişiler arasında fark gözetilmesi gerektiğini belirten Ayetullah Hamenei, “bazı açıklamalar ve sözlerle halkı birbirine düşürecek ve halkın kendi arasında ve yöneticilere karşı kötümserliğe kapılmasına sebep olacak ortamlar oluşturulmamalıdır” dedi.
Yasama, yürütme ve yargı gücü başkanlarıyla Düzenin Yararını Belirleme Kurulu Başkanı hakkında basın yayın yoluyla ortaya atılan yalan ve iftiraların halkın yönetime olan güvenini sarstığını ve bunun yanlış olduğunu belirten İslam İnkılabı Rehberi, inanç ve basireti güçlendirerek teşhiste ölçü ve kurallara riayet edilmesi gerektiğini ifade etti ve “İnsanları bir hatası yüzünden münafık diye adlandırmamak gerekir, aynı şekilde insanları görüş ayrılıkları sebebiyle velayet-i fakih karşıtı olarak nitelememek gerekir” diye konuştu.