Irakhaber, Irak Başbakanı Siyasi Müsteşarı Dr. Faruk Abdullah Abdurrahman’la Başbakan Nuri el-Maliki’nin Türkiye ziyareti ile ilgili olarak bir röportaj yaptı.
Irakhaber, Irak Başbakanı Siyasi Müsteşarı Dr. Faruk Abdullah Abdurrahman’la Başbakan Nuri el-Maliki’nin Türkiye ziyareti ile ilgili olarak bir röportaj yaptı. Irak Başbakanı Siyasi Müsteşarı ve Türkmen Cephesi Eski Başkanı Dr. Faruk Abdullah Abdurrahman Irak’la ilgili her sorunun anaysa içerisinde çözümlenmesi gerektiğini söyledi.
-Sayın müsteşar öncelikle bu ziyareti değerlendirmenizi rica ediyorum.
Dr. Faruk Abdullah Abdurrahman: Bu ziyaret, gerek siyasi ve ekonomik alanda, gerekse güvenlik alanında işbirliği açısından son derece önemli ve olumlu bir ziyaret oldu. Karşılıklı görü alış verişinde bulunuldu. Özelikle Kerkük’ün bir Irak şehri olduğu noktasında mutabakat sağlandı. Türk şirketlerinin Irak içerisinde çeşitli alanlarda iş yapmaları noktasında görüşmeler yapıldı, yapılıyor.
Sayın Nuri El Maliki Türkiye’yle güçlü işbirliği istiyor bu konuda Türk Hükümetinin görüşü ne oldu?
Dr. Faruk Abdullah Abdurrahman: Irak’ın en büyük sorunlarından biri sınırların her şeye açık olması ve güvenliğin sağlanamamasıdır. Sayın Maliki’nin komşu ülkelerden sadece Türkiye’den değil, Suriye, İran, Suudi Arabistan, Ürdün gibi bölge ülkelerinden Irak’ta eylem yapan terörist sızmalara karşı sınırlarını kontrol etmelerini istedi. Bu bizim için çok önemli. Bu konuda Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan Sayın Maliki’ye her türlü desteğin verileceğini söyledi ve kendisine destek verdi.
Türk tarafının Kerkük konusunda somut talepleri oldu mu?
Dr. Faruk Abdullah Abdurrahman: Bu konuyla ilgili detaylı çalışmalar heyetler arasında karşılıklı müzakerelerle ele alınacaktır. Şu konunun önemle altını çizmek istiyorum. Biliyorsunuz Başbakan Sayın Maliki de bunun altını özellikle çizdi. Irak’taki her sorun Irak anayasası içerisinde çözümlenmelidir dedi. Anayasa neyi öngörüyorsa çözüm de ona göre ele alınmalıdır. Kerkük yine söylüyoruz bir Irak kentidir. Böyle kalmaya da devam edecek. Bu önemli husus konusunda da Türk hükümetinden Irak hükümetine destek olması anayasada yer alan tüm gurupların Şii-Sünni-Türkmen ve sair kesimlerin anayasal haklarının korunmasında bize yardımcı olması beklenmektedir.
-Bazı gazetelerde S. Arabistan’ın Irak sınırına İsrail’in Filistin bölgesine inşa ettiği gibi yüksek duvarlar inşa edeceği iddiası ortaya atılıyor böyle bir şey var mı?
Dr. Faruk Abdullah Abdurrahman: Bu son derece tehlikeli bir durum. Irak’ın en büyük sorunu sınır güvenliği. Komşu ülkelerin sınırlarını Irak’a sızmaya çalışan teröristlere karşı çok sıkı bir şekilde korumaları gerekmektedir. Bu sızmalar Irak’ın güvenliğini tehdit etmekte ve biliyorsunuz her gün suçsuz günahsız onlarca hatta yüzlerce insan katledilmektedir. Yakalandıkları zaman da bunların komşu ülkelerden gayri meşru yollarla Irak içine sızan insanlar olduğunu görüyoruz. Şu anda Suudi Arabistan’ın böyle bir şey yaptığı söylenemez; ama ileriki zamanlarda bunu birlikte göreceğiz.
-Şu ana kadar öldürülen sivil kaybı konusunda neler diyebilirsiniz. Net bir rakam var mı?
Dr. Faruk Abdullah Abdurrahman: Her gün öldürülen kişi sayısı 80-90 kişi. İşgalden bu güne kadar 100 binlerce insanın öldüğünü söyleye biliyoruz. Kayıp çok büyük. Genellikle Başkent Bağdat’ta bu olaylar vuku buluyor. Net bir rakam vermek zor; ama kayıplar çok büyük.
-Son olarak Özellikle Türkiye’de bazı çevreler Irak’ta bir mezhep çatışması olduğu noktasında yazılar yazıyor ve açıklamalarda bulunuyor. Biz ısrarla Irak’ta mezhep savaşı yoktur. Saddam kalıntılarının ve Zekavi anlayışına sahip tekfirci diye nitelendirdiğiniz insanların bu eylemleri yaptığını özellikle vurguluyoruz. Bunu yapanların ne Sünni’yi ve ne de Şii yi temsil etmediğini, bunların mezhep savaşı çıkarmaya çalışan ve böylece Siyonizm’in ve emperyalizmin ekmeğine yağ sürmeye çalışan caniler olduğunu söylüyoruz. Irak’ta mezhep savaşı var mı?
Dr. Faruk Abdullah Abdurrahman: Evet, tamamıyla sizin görüşlerinize katılıyoruz. Özellikle Samarra olayından sonra bu saldırılan artmaya başladı. Saddam kalıntılarının ve tekfirci gurupların cinayetlerini mezhep savaşı gibi gösterip sahiplenmek son derece tehlikeli ve yanlıştır. Köklü bir geçmişe sahip olan Irak tarihinde mezhep savaşı olmamıştır. Bu da bu arzunun gerçekleşmeyeceğinin kanıtıdır. Bu söylemlerin siyasi olduğunu söylemek isterim. Siyasi ortam rayına oturduğunda ve güvenlik Irak güçlerine bırakıldığında bu kargaşa da sona erecektir.
-Son zamanlarda ABD’nin Irak’ın güvenliği konusunda Suriye ve İran’la kaçınılmaz bir iş birliğinin önemi vurgulanıyor. Bunun aslı var mı?
Dr. Faruk Abdullah Abdurrahman: Sayın Başbakan Nuri El- Maliki’nin sunduğu uzlaşma konusu sağlanırsa sanıyorum ki büyük bir aşama kaydedecektir. İnsanlar oturup anlaşacaktır.