İsrail'de silah altına alınan Michael Starr, Ukrayna'yı ziyaret ederek her iki tarafta da savaşın uzun süre devam etmesinin mümkün olmadığının anlaşıldığını kaydetti.
YDH - İsrail'de yedek asker olarak silah altına alınan Michael Starr, savaşın devam ettiği Ukrayna'yı ziyaret ederek buradaki deneyimlerini aktardı.
Jerusalem Post gazetesinde kaleme aldığı yazıda, her iki tarafta da 'belirsizlik' hissinin hakim olduğunu kaydeden Starr, şu ifadeleri kullandı.
"Üç hafta önce Gazze'nin ortasındaydım. Silahlar olmadan, bir parçam eksik ve bu yüklerin yerine, savaş devam ederken, askerler hala savaşırken ve rehineler Hamas tarafından tutulurken serbest bırakıldığım için kendimi suçlu hissediyorum.
Gerçek şu ki, bazı açılardan Ukrayna'da kendimi Kudüs'teki postanede olduğumdan daha rahat hissettim. Ukrayna ve İsrail: İki ülke savaşla nasıl başa çıkacak? İsrail'de olduğu gibi Ukrayna'da da vatanseverlik yaygın ama daha da abartılı. İsrail'deki pek çok binanın mavi ve beyaz olması gibi, Ukrayna'da da mavi ve sarıya boyanabilecek her şey her zaman mavi ve sarıya boyanmış gibi görünüyor.
İsrail'de bu, 'Birlikte kazanacağız' gibi ifadeler ve rehinelerin posterleri ve 'onları eve getirin' çağrıları şeklinde olurken, Ukrayna'da biraz daha dramatik bir havası var: Ukraynalı askeri yetkililer Rus askeri üniformaları içinde savaşan zombiler ve orkların yer aldığı film afişleriyle eylem yapıyor.
Gönüllü sıkıntısı çekmeyen İsrail'in aksine, Ukrayna'da asker sıkıntısı var. Konuştuğum her Ukraynalı, hemen hemen herkesin gönüllü olabileceğini söyledi. Görünüşe göre onların ilgisi silah tedarikinden çok askeri mülkiyete yönelik, ki bu da Batılı güçlerin salonlarındaki müttefikleri meşgul ediyor.
İsrail'de askerlerimizi imha etme ve benim gibi yedekleri birkaç aylığına serbest bırakma lüksümüz var. İsrail'de olduğu gibi Ukrayna'da da askerler her yerde görülebiliyor, çoğunlukla da ev izinlerinde. Ukraynalı siviller Rusya'dan ve cepheye yakın birçok bölgeden tahliye edildi.
Onları bu şekilde görmek acı verici ama Ukrayna'da olduğu gibi Gazze'de ya da Lübnan sınırı yakınlarında evlerini terk etmek zorunda kalan pek çok insan, bir gün evlerine dönme umuduyla yabancı şehirlerde yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor. Hepsi mülteci.
Taburum aralık ayında Gazze'ye girdiğinde, zorlu çatışmalara rağmen durumun kontrol altında olduğuna ve uluslararası politika izin verirse kazanabileceğimize dair hiçbir şüphe yoktu. Konuştuğum Ukraynalılar diplomasiyle pek ilgili görünmüyordu. İsrail, Hamas ve Hizbullah'ın ülkenin temellerinde çatlaklara neden olabilecek meydan okumalarıyla karşı karşıya, zira vatandaşları kuzeye ve güneye dönerken kendilerini güvende hissetmiyor.
Ukrayna ise bağımsızlık savaşı da dahil olmak üzere varoluşsal bir krizle karşı karşıya. Her savaşta olduğu gibi İsrail ve Hamas arasındaki savaşta da 'belisizlik' kelimesi sık sık kullanılıyor, ancak Ukrayna'da daha da güçlü bir şekilde hissediliyor. Odessa ve Poltava gibi yerlerde hava saldırısı sirenleri İsrail'dekinden daha sessiz çalıyor ve çoğu zaman görmezden geliniyor.
İnsanlar rutine dönmeli; uzun süre kriz durumunda kalmak mümkün değil. Cesur yedek asker Ali Zenirman bir keresinde şöyle demişti: 'Bu, askerlerin korumak için savaştığı hayatın bir parçasıdır.'"
