Brezilya ‘Un Katliamı’nı kınayarak İsrail'in ahlaki ve yasal sınırları hiçe saydığını vurguladı.
YDH- Beyrut merkezli The Cradle haber analiz sitesinin bildirdiğine göre, Güney Afrika, İsrail'i Gazze'nin kuzeyinde bir insani yardım konvoyu etrafında toplanan Filistinlileri öldürerek Uluslararası Adalet Divanı'nın (ICJ/UAD) geçici kararını ihlal etmekle suçladı.
Açıklamada, bu son vahşetin uluslararası hukukun ve UAD'nın bağlayıcı geçici kararlarının bir başka ihlali olduğu vurgulandı.
Güney Afrika Uluslararası İlişkiler ve İşbirliği Departmanı tarafından yapılan açıklamada, hayat kurtarıcı yardım arayışında olan 112 Filistinlinin katledilmesi ve yüzlercesinin de yaralanması kınandı.
Güney Afrika “Derhal ve koşulsuz bir ateşkes sadece ahlâkî bir zorunluluk değil aynı zamanda hayat kurtarmak için de çok önemlidir.” dedi.
Ocak ayında UAD İsrail'e, askerlerinin Gazze'de Filistinlilere karşı soykırım yapmasını engellemek için mümkün olan her şeyi yapması talimatını vermişti. O tarihten bu yana İsrail, çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 30 binden fazla Filistinliyi öldürdü ve 7 Ekim'den bu yana bölgenin büyük bir bölümünü tahrip ederek yaşanmaz hale getirdi.
İsrail, UAD'nın talimatları doğrultusunda Gazze'ye yardımı arttırmak yerine bölgeye daha az yardım girmesine izin verdi. Bu durum özellikle Gazze'nin kuzeyinde yüz binlerce insanı açlık tehlikesiyle karşı karşıya bıraktı.
Uluslararası Af Örgütü 26 Şubat'ta yaptığı açıklamada İsrail'in Gazze Şeridi'ne, özellikle de ulaşılması zor kuzey bölgelerine yeterli yardımın geçişini engellediğini ve engellemeye devam ettiğini belirtti. Bu, UAD kararını hiçe saymanın açık bir göstergesi ve soykırımı önleme yükümlülüğünün bariz bir ihlalidir.
Brezilya hükümeti İsrail'in Gazze'deki askeri eylemlerini kınamış ve yardım konvoyunun yakınında yaşanan son katliamın İsrail'in eylemlerinin hiçbir etik ya da yasal sınırının olmadığını gösterdiğini belirtmiştir. Brezilya ayrıca çatışmaların derhal durdurulması çağrısında bulundu.
Brezilya Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada insanlığın Gazze'deki sivilleri yüzüstü bıraktığı ve daha fazla katliamın önlenmesinin hayati önem taşıdığı ifade edildi.
