İsrail'in güneyindeki yerleşimciler, hükümetlerinin Gazze'deki savaşı ele alış biçimini beğenmediklerini ve yerleşimlere geri dönmeme kararı aldıklarını duyurdu.
YDH - Kanal 12'de yayımlanan haberde, İsrail'in güney bölgelerindeki yerleşimcilerin Siyonist rejimin devam eden savaştaki tavrına ve sonrasında kalıcı bir ateşkes beklentilerine karşı derin bir güvensizlik duyduklarını ortaya koydu.
Sunucu, Gazze'yi çevreleyen yerleşimlerde yaklaşık dokuz aydır her gün hava saldırısı sirenlerinin duyulduğunu bildirdi.
Bu durum yerleşimciler arasında önemli bir sıkıntıya yol açtı. Yapılan bir kamuoyu yoklaması, yerlerinden edilen güneyli yerleşimcilerin önemli bir kısmının yerleşim yerlerine dönmemeye karar verdiğini ortaya koydu.
Tefen şirketi tarafından gerçekleştirilen ankette, yerinden edilen yerleşimcilere sorulan çeşitli sorular, yaygın bir kriz hissiyatına işaret etti.
İlk soru 7 Ekim'den bu yana yerleşimcilerin psikolojik durumunu ele aldı. Yüzde 70'i kendilerini iyi hissetmediklerini bildirirken, sadece bir azınlık ruhsal durumlarını iyi veya kabul edilebilir olarak tanımladı.
Savaş sona erdiğinde ve geri dönüşleri mümkün olduğunda yerleşim yerlerine dönmeyi planlayıp planlamadıkları sorusuna sadece yüzde 22'si olumlu yanıt verdi.
Diğer bir yüzde 23'lük kesim geri dönmeyeceğini belirtirken, önemli bir kısmı da alternatifsizlik nedeniyle çoktan geri döndüğünü ifade etti. Yüzde 7 ise kararsız kaldı.
Çatışmanın başlangıcından bu yana ekonomik etkilerle ilgili olarak, katılımcıların yüzde 70'i ekonomik durumlarını kötü olarak tanımlarken yüzde 25'i de herhangi bir değişiklik olmadığını bildirdi.
Bu son grup, genellikle bulundukları yerden bağımsız olarak uzaktan çalışabilenlerden oluşuyordu.
İsrailli sunucu, yerinden edilen pek çok yerleşimcinin işlerini terk ettiğini ve kayda değer bir kısmının işsiz kaldığını vurguladı.
Dördüncü anket sorusunda, savaştan sonra sükunetin yeniden sağlanacağına güvenip güvenmedikleri soruldu; sadece yüzde 33'ü bu sonuca güvendiğini kaydederken, yüzde 67'si güvenmediğini ifade etti.
Sunucu, bu rakamların güneyli yerleşimciler arasında çatışmanın mevcut yönetimine duyulan derin 'güven eksikliğini' yansıttığını vurguladı.
Sunucu, yerleşimcilerin 'uzun süredir devam eden bir savaşa tanık olduklarını ve ufukta olumlu gelişmeler görmediklerini' dile getirdi.
Tefen Genel Müdürü Mally Bitzur-Parnes, dokuz ay süren savaşın ardından yerleşimcilerin ezici çoğunluğunun kişisel güvenliklerinin 'asla geri gelmeyeceğine' inandığını teyit etti.
Ayrıca Bitzur-Parnes, yerleşimcilerin dörtte birinin güneye 'geri dönme niyetinde olmadığını' ve geri dönenlerin de psikolojik olarak çökmüş, ekonomik olarak zarar görmüş olduklarını ve çocuklarıyla birlikte sosyal ve kültürel sorunlarla karşı karşıya kalacaklarını da sözlerine ekledi.
Cumartesi günü düzenlenen bir gösteride protestocular İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ve hükümetini kınayan pankartlar taşıdı ve bir pankartta Netanyahu 'kuzeyi, güneyi ve aradaki her şeyi terk etmekle' suçlandı.
Hizbullah, 8 Ekim'den bu yana Gazze ile dayanışmak amacıyla İsrail askeri hedeflerine yönelik operasyonlar düzenliyor ve saldırılarını durdurmasını İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının sona ermesine bağlıyordu.
Times of Israel, ayrıca on binlerce protestocunun son haftaların en büyük hükümet karşıtı mitingi için Tel Aviv'de toplandığını belirtti.
Gazetenin haberinde binlerce kişinin de Hayfa'da yürüdüğü ve işgal altındaki Kudüs'ün yanı sıra Beer al-Sabe' ve Mitzpe Ramon'da toplandığı vurgulandı.
Aynı bağlamda, 7 Ekim'den bu yana Gazze'de Filistin direnişi tarafından tutulan İsrailli esirlerin bazı yakınlarını temsil eden 'Rehineler ve Kayıp Aileleri Forumu', Tel Aviv'de Rehineler Meydanı olarak adlandırdıkları yerde haftalık mitingini düzenliyor.
