ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump'ın Suriye'de tırmanan terörizmle ilgili son yorumları, mevcut krize katkıda bulunan önceki ABD politikalarını eleştirerek müdahil olmama tavrını vurguluyor.
YDH- El-Meyadin’in bildirdiğine göre, silahlı grupların ilerleyişini sürdürmesi nedeniyle Suriye'deki duruma değinen ABD eski Başkanı Donald Trump Cumartesi günü Truth Social üzerinden yaptığı paylaşımda, müdahaleci olmayan tutumunu yineleyerek ABD'yi durumun dışında kalmaya çağırdı.
Trump'ın paylaşımı Rusya'nın Suriye Arap Ordusuna yardım sağlamakta karşılaştığı güçlüklere işaret ediyordu.
Trump, “Rusya, Ukrayna'ya çok bağlı olduğu ve orada 600 binden fazla askerini kaybettiği için, Suriye'deki bu gerçek yürüyüşü durdurmaktan aciz görünüyor” iddiasında bulundu.
Barack Obama'nın Suriye'deki savaşı ele alış biçimini de eleştiren Trump, ‘’kimyasal silah kullanıldığı iddialarına ilişkin meşhur “kırmızı çizgi” ültimatomuna’’ atıfta bulunarak ‘’Obama'nın hareketsiz kalmasının savaşın büyümesine yol açtığını’’ ve daha sonra ‘’Rusya ve terörist gruplar tarafından doldurulacak bir güç boşluğu yarattığını’’ öne sürdü.
Trump şöyle yazdı:
“Suriye'deki muhalif savaşçılar, eşi benzeri görülmemiş bir hamleyle, son derece koordineli bir saldırıyla çok sayıda şehri tamamen ele geçirdiler ve şu anda Şam'ın eteklerinde, açıkça [Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar Esed] Esed'i devirmek için çok büyük bir hamle yapmaya hazırlanıyorlar.
Suriye bir karmaşa içinde ama bizim dostumuz değil. AMERİKA BUNUNLA HİÇ İLGİLENMEMELİ. BU BİZİM SAVAŞIMIZ DEĞİL. BIRAKIN DEVAM ETSİN. KARIŞMAYIN!”
El-Meyadin gazetesi, ‘’Trump'ın yazısında geçen 'muhalefet' teriminin, daha önce Nusra Cephesi olarak bilinen ve el-Kaide ile bağlantılı silahlı bir grup olan Heyet Tahrir eş-Şam'ı (HTŞ) kapsadığını’’ açıklıyor ve ‘’bu grupların, Suriye'de Esed hükümetini zayıflatmayı amaçlayan önemli bir bölgesel aktör olan Türkiye'den dolaylı destek aldığını’’ iddia ediyor.
El-Meyadin’in iddiasına göre, ‘’Türkiye'nin bu gruplara verdiği destek, Kürt güçlerine karşı koyma ve Suriye'deki çatışmanın dinamiklerini şekillendirme yönündeki daha geniş stratejisinin bir parçası olarak’’ görülüyor.
İsrail rejiminin, HTŞ ve benzeri grupların desteklenmesinde ‘’doğrudan yer almasa da, bu grupların ilerlemelerinden stratejik olarak faydalandığını’’ ekleyen El-Meyadin, ‘’Suriye'nin istikrarsızlaştırılması ve hükümetinin zayıflatılmasının, İsrail'in bölgedeki anti-siyonist unsurları bastırmaya yönelik daha geniş hedefiyle uyumlu olduğunu’’ kaydetti.
