Fransa cumhurbaşkanı, Financial Times'a verdiği mülakatta, Trump'ın dönüşünü Avrupa'yı kendi geleceğini güvence altına almaya zorlaması gereken bir "elektroşok" olarak tanımladı.

YDH- Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron Financial Times'a verdiği bir mülakatta, Donald Trump'ın dönüşünü, Avrupa'yı Ukrayna'nın yanı sıra kendi geleceğini de güvence altına almaya zorlaması gereken bir “elektroşok” olarak tanımladı.
Macron'un açıklamaları, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump'ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Ukrayna'daki çatışmayı sona erdirme konusunda görüşmesinin ve daha sonra Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelenskiy ile konuşmasının ardından geldi.
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, ABD Başkanı Donald Trump yönetimiyle “iletişim eksikliği” ve Rusya ile olası bir anlaşma ihtimaline karşı “endişelerini” dile getirmişti
The Economist’e verdiği mülakatta, Trump’ın Ukrayna’yı dışlayarak Vladimir Putin ile görüşebileceği uyarısında bulunan Zelenskiy, “Trump’ın hazır bir barış planı olmadığından eminim. Bizimle istişare yapılmadan nasıl olabilir?” diye sormuştu.
Macron, Ukrayna'da barışın “teslimiyet” anlamına geleceğini söyledi.
Fransa Cumhurbaşkanı, Doğu Avrupa ülkesinde barışın “herkes için kötü haber” olacağını iddia etti.
Macron, Avrupa'nın “bölgesel güvenlikteki rolünü” vurgularken, toprak ve egemenlik konularını tartışmanın Ukrayna'ya bağlı olduğunu söyledi.
Macron, “Güvenlik garantilerini ve daha geniş anlamda tüm bölgenin güvenlik çerçevesini tartışmak, Avrupalılar için özel bir rol olmak üzere uluslararası topluma düşmektedir” dedi.
Trump'ın Beyaz Saray'a dönüşünü, AB'yi kendi savunmasına, ekonomik ve teknolojik canlanmasına yatırım yapmaya itecek bir “şok” olarak nitelendirdi.
Söyleşinin ilerleyen bölümünde, ABD'nin tek taraflılığının Trump'ın iktidara gelmesiyle başlamadığını sözlerine ekleyen Macron, Biden yönetiminden Avustralya ve İngiltere ile yaptığı “Aukus” nükleer denizaltı anlaşması ya da Afganistan'dan çekilme konusunda önceden “bir telefon almadığını” belirtti.
Financial Times, Macron’un “Avrupalı müttefikler arasında, Rusya'nın daha fazla saldırganlığını caydırmak için Ukrayna'ya asker gönderme olasılığı da dahil olmak üzere, herhangi bir barış anlaşmasının nasıl garanti altına alınacağı konusunda tartışmalara öncülük ettiğine” dikkat çekti.
Zelenskiy, ABD'nin de katılımıyla sadece 150 bin ila 200 bin askerden oluşan bir gücün Rusya'yı tekrar saldırmaktan caydırabileceğini söyledi. Financial Times, bu ölçekte bir konuşlandırmanın Avrupa'nın “tükenmiş orduları” için neredeyse imkansız olacağını belirtti.
Macron sayılar hakkında konuşmak için henüz çok erken olduğunu ancak böylesine büyük bir konuşlandırmanın “uzak bir ihtimal” olduğunu söyledi ve ekledi: “Uygun, gerçekçi, iyi düşünülmüş, ölçülmüş ve müzakere edilmiş şeyler yapmalıyız.”
Trump'ın Grönland'ı ilhak etme tehdidi sorulduğunda Macron, ABD başkanının Kuzey Kutbu'ndaki deniz yollarının güvenliğine ilişkin endişelerinin “saygıdeğer” olduğunu ancak NATO'daki müttefikler tarafından birlikte ele alınması gerektiğini söyledi. Macron, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte'den olası ortak askeri operasyonlar da dâhil olmak üzere Kuzey Kutbu güvenliği için bir strateji geliştirmesini istediğini belirtti.
Macron, Trump'ın 2.2 milyonluk Gazze nüfusunu tehcir ve Gazze'yi yeniden “imar” etme planına ise Gazzelileri sınır dışı etmenin “son derece tehlikeli” olacağını ifade etti. “Benim için çözüm gayrimenkul çözümü değil. Bu siyasi bir çözümdür.” diye ekledi.
Fransa cumhurbaşkanı, Trump'ın Gazze ve Grönland üzerindeki tasarımlarının dünyanın şu anda içinde bulunduğu “aşırı stratejik belirsizliğin” örnekleri olduğunu söyledi.
Macron, “Bu bir elektroşoktur. Asimetrik şoklara ihtiyacımız var, dış şoklara ihtiyacımız var. Bu, Avrupalılar için dışsal bir şoktur.” dedi.
Bu gelişmelerin Avrupa'da hâlâ “stratejik bağımlılık” içinde yaşayabileceklerini düşünenlerin aklının başına gelmesine yardımcı olacağını ileri sürdü.
Macron, savunma konusunda, Avrupa'nın “ABD işin içinde olmasa bile” harekete geçebilmesi için kabiliyetlerini geliştirmesi gerektiğini söyledi.