İsrail'in hava taşımacılığı krizde

img
İsrail'in hava taşımacılığı krizde YDH

Ensarullah güçlerinin Tel Aviv'deki Ben Gurion Havalimanı'na yönelik saldırıları İsrail'de ciddi bir hava taşımacılığı krizine yol açtı. Saldırılar nedeniyle çok sayıda uluslararası havayolu şirketi uçuşlarını iptal ederken, krizin İsrail ekonomisi üzerinde olumsuz etkileri gözleniyor.




YDH - Ensarullah güçlerinin bu ayın başından itibaren Tel Aviv'deki Ben Gurion Havalimanı'na yönelik art arda düzenlediği saldırılar, İsrail'de ciddi bir hava taşımacılığı krizine yol açtı.

Kriz, özellikle turizm ve ihracat gibi birçok sektörü olumsuz etkilerken, çok sayıda uluslararası havayolu şirketi İsrail'e yönelik uçuşlarını askıya alma kararı aldı.

Ben Gurion Havalimanı, yaklaşık 400 bin tonluk İsrail ihracatının yapıldığı önemli bir merkez konumundaydı.

Yemen'in geçtiğimiz aylarda Kızıldeniz'deki Eilat Limanı'nı fiilen kapatan deniz ablukası da Ben Gurion Havalimanı üzerinden yapılan hava kargo taşımacılığının artmasına neden olmuştu.

Sanaa'daki konuya vakıf bir askeri kaynak, el-Ahbar'a yaptığı açıklamada, "Yemen'in hava ablukası kararı, Gazze Şeridi'ndeki Filistinli direniş hareketleriyle müzakere edilen en önemli kararlardan biriydi," dedi.

Kaynak, "Ensarullah, Ben Gurion Havalimanı'na yönelik gerçekleştirdiği saldırıların etkilerini takip ediyor ve daha fazla saldırı düzenleyerek İsrail'in hava taşımacılığı krizini derinleştirmeye çalışıyor," diye ekledi.

Askeri kaynak ayrıca, "Bu adım, Sanaa'nın düşmana karşı uyguladığı, onu Gazze Şeridi'ndeki savaşı durdurmaya ve ablukayı kaldırmaya zorlamayı amaçlayan azami baskı politikası çerçevesinde atılıyor," şeklinde konuştu.

Bu gelişmeler üzerine İrlandalı havayolu şirketi Ryanair, Ben Gurion Havalimanı'na olan tüm uçuşlarını gelecek ayın dördüne kadar (4 Haziran) iptal etti.

İsrail medyası, şirket CEO'sunun, "Ben Gurion'daki süregelen güvenlik sorunları çözülmezse şirketin uçaklarını söz konusu havalimanından alternatif Avrupa destinasyonlarına kaydırmayı düşündüğünü" söylediğini aktardı.

Yunan havayolu şirketi Aegean Airlines da daha önce dün için planladığı uçuşlara yeniden başlama kararından vazgeçerek, Yemen'in havalimanına yönelik tehditlerinden kaynaklanan risklerin devam etmesi nedeniyle bu kararı ertelediğini duyurdu.

Son iki hafta içinde, uluslararası havayolu şirketlerinin, endişelerden kaynaklansa da, Sanaa'nın kararına uyma eğilimi genişledi. Kanadalı, İngiliz, Fransız, Amerikalı ve İtalyan havayolu şirketleri de uçuşlara yeniden başlama kararlarını, Yemen güçlerinin İsrail havalimanlarına yönelik oluşturduğu tehdit seviyesinin düşmesine bağladı.

Bu durum, İsrail medyasının İsrail'in Yemen'e yönelik olası saldırılarının etkinliğini küçümseyen yorumları eşliğinde yaşanıyor.

Bu bağlamda, İsrail gazetesi Globes, dün İsrail ordusundan emekli Tuğgeneral Shmuel Elmas'ın ifadelerine yer verdi.

Elmas, "İsrail'in Yemen'e yönelik hava saldırıları, son olarak Hudeyde ve Salif limanlarına düzenlenen geniş çaplı saldırı da dahil olmak üzere, Ensarullah'ı zayıflatmıyor. Aksine, onların halk ve siyasi nezdindeki varlığını güçlendiriyor ve iç bütünlüklerini artırıyor," dedi.

Elmas, "15 İsrail savaş uçağının katıldığı ve 2 bin kilometreden fazla yol kat ettikten sonra 35 bomba bıraktığı saldırı, teknik ve askeri bir başarı olarak nitelendirildi, ancak özünde stratejik bir öngörüden yoksun. Zira Tel Aviv'deki karar alıcılar, Husilerin altyapı ve tedarik kaynaklarının vurulmasından etkileneceğine inanıyor, ancak Yemen'deki gerçeklik bu varsayımı yalanlıyor," diye ekledi.

Emekli tuğgeneral, "İsrail hükümeti, önceki savaş yıllarında Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin düştüğü hatayı tekrarlıyor; o zamanlar yoğun bombardımanın Husilerin düşüşüne yol açacağına inanmışlardı," ifadelerini kullandı.

Elmas, "İsrail'in Husi tehdidiyle başa çıkmak için önündeki çözümler sınırlı: Ya Gazze'de ateşkes ilan ederek Yemen dahil birçok cephede sükuneti sağlamak ya da Husileri vurmaya devam etmek. İkinci seçenek, Abdülmelik el-Husi'nin parçalanmış ve gergin Yemen ortamında siyasi ve toplumsal konumunu daha da güçlendirmekten başka bir sonuç vermeyecektir; bu ortamda baskınlara direnenlerin değeri artar, çökenlerinki değil," diyerek sözlerini tamamladı.