Yemen'in füze gücü İsrail’in “savunma” doktrinini sarsıyor

img
Yemen'in füze gücü İsrail’in “savunma” doktrinini sarsıyor YDH

Yemen'in ısrarlı saldırıları, İsrail'in "caydırıcılık" kapasitesinin sınırlarını ortaya koyarken; Sanaa, artan askeri ve istihbarat baskılarına rağmen bölgesel bir güç olarak yükselişini sürdürüyor




YDH- El-Meyadin’de yer alan habere göre, Yemen'in Ensarullah Hareketi, ABD ile tansiyonu düşüren bir anlaşmaya varıp iki taraf arasındaki doğrudan çatışmaları fiilen durdurmasına rağmen, Gazze'ye desteğinde kararlılığını sürdürüyor. Stratejik İsrail hedeflerine, başta hava ve deniz limanları olmak üzere, insansız hava araçları ve füze saldırıları düzenlemeye devam ediyor.

Bu sürekli taarruzun, İsrail güvenlik kurumlarını stratejik bir karmaşaya sürüklediği bildirildi. Tel Aviv’in, Yemenlilerle tek başına mücadele ederken onların iradesini kıramadığı, saldırıları caydıramadığı veya koşullarını dayatamadığı belirtildi. Bu durumun, Yemen'e yönelik hava saldırılarını artırmasına ve bölgedeki istihbarat faaliyetlerini yoğunlaştırmasına rağmen değişmediğine dikkat çekildi.

El-Meyadin’e göre, İsrailli medya yorumcuları ve savunma analistleri, giderek daha fazla, Ensarullah'ın sürekli saldırılarının İsrail genelinde derin kaygı ve korku yarattığını kabul ediyor. Tekrarlanan füze ve insansız hava aracı saldırıları, Yemenlileri engellemede veya vazgeçirmede şimdiye kadar başarısız olan İsrail caydırıcılığının sınırlarını gözler önüne serdi. Çok sayıda İsrailli yorumcunun açıkça ifade ettiği gibi: "İsrail, yeni bir operasyonel gerçekle yüzleşmeli: Gazze savaşı devam ettiği sürece Yemen'den gelen sürekli ateş rutini."

İsrail Kanal 12’ye göre, İsrail Yemen'deki istihbarat ve askeri operasyonlarını artırarak, stratejik ve ulusal altyapıyı hedef alan daha yoğun hava saldırıları başlattı. Açıklanan hedef, devam eden füze fırlatmalarını durdurmak için Yemenlilere "ağır bir bedel ödetmek"; ancak bu sonuç henüz elde edilemedi.

Operasyonların kapsamı genişlemesine rağmen, üst düzey İsrailli askeri ve istihbarat yetkilileri, Yemen'in geniş ve engebeli coğrafyasının stratejik kazanç elde etmenin önünde önemli bir engel oluşturduğunu belirterek bu tür saldırıların etkinliği konusunda şüphelerini dile getirdi.

Tel Aviv, Yemen'de izleme çabalarını derinleştiriyor

Israel Hayom gazetesinin askeri muhabiri Lilach Şoval, İsrail istihbaratının Ensarullah'ın haftalık olarak füze ürettiğini düşündüğünü bildirdi. Bu tahminlere göre hareket, İsrail’e karşı fırlatılabilecek onlarca, hatta yüzlerce füze projektiline sahip.

Şoval ayrıca, sürekli hava saldırılarının Yemen'e füze bileşenleri ve askeri teçhizat ithalatını engelleyemediğini, bunun da Ensarullah'ın operasyonel kabiliyetlerini sürdürmesine ve muhtemelen genişletmesine olanak sağladığını ekledi.

Yediot Ahronot gazetesi, devam eden hava harekâtına paralel olarak, İsrail Hava Kuvvetleri'nin Yemen odaklı istihbarat toplama operasyonlarını önemli ölçüde genişlettiğini bildirdi.

Hava Kuvvetleri, yılbaşında istihbarat birimi içinde özel bir "Yemen Masası" oluşturdu. İki yıl önce tek bir subayla görev yapan birim, şu anda dört subaya ulaştı ve özellikle Yemen'le ilgili istihbarat toplama, tehdit analizi, erken uyarı ve hedefleme operasyonlarını yönetmekle görevlendirildi.

Gazeteye göre, "İsrail Hava Kuvvetleri, Gazze savaşından iki ay önce, somut gelecek tehditleri temelinde Yemen'e yönelik istihbarat toplamayı hızlandırdı."

Benzer şekilde, bir İsrail Hava Kuvvetleri istihbarat subayı Yediot Ahronot'a şunları söyledi: "Husilerin operasyonlarını tırmandırdığını fark ettiğimizde Yemen hedef havuzunu genişlettik."

Ensarullah'ı "dik başlı bir düşman" olarak tanımlayan subay, Yemen'deki durumun İsrail ordusu için ciddi pratik ve lojistik zorluklar oluşturduğunu belirtti: "Son derece karmaşık bir ortam. 2.000 kilometrelik uçuş operasyonları ve katmanlı bir istihbarat-yürütme çerçevesi gerekiyor; bu da lojistik kısıtlamalar ve artan operasyonel risklerle sınırlı."

Subay, son İsrail hava saldırılarının sınırlı etkisini de kabul ederek şunu ekledi: "Saldırılar onları sarstı, yaraladı... ama bunun onları durduracağına inanmıyorum."

İsrailli analistler saldırıların stratejik değerini sorguluyor

İşgal altındaki Filistin topraklarına yönelik Ensarullah saldırıları (sık sık hava saldırısı sirenlerini ve savunma füzesi fırlatmalarını tetiklemesi), İsrailli analistleri askeri tepkilerinin stratejik değerini sorgulamaya itti.

Yediot Ahronot’un güvenlik işleri analisti Ronen Bergman, İsrail’in “caydırıcılığının işe yaramadığı” sonucuna vardı: "Yemenliler ne Amerikalılar ne de Arap devletleri tarafından yenildi, İsrail tarafından da yenilmeyecekler. Azla yaşayıp büyük zarar veriyorlar."

Aynı doğrultuda, “Barış Şimdi “eski başkanı Yariv Oppenheimer, Kan TV'ye şunları söyledi: "İsrail'in Yemen'deki saldırıları sadece gösteriş amaçlı. Kimseyi caydırmıyor ve Husilerin füze kabiliyetini elinden almıyor. Sadece 'biz saf değiliz' mesajı vermek için."

İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi eski yardımcı başkanı emekli Albay Itamar Yaar da “Kan”a verdiği demeçte, "Bu saldırılar sadece İsrail halkına 'Bakın, karşılık veriyoruz' mesajı gönderiyor" dedi.

Benzer şekilde Şoval, İsrail güvenlik kurumu içinde pek çok kişinin artık Ensarullah'ı ileri düzeyde devlet destekli askeri kabiliyetlere sahip "şaşırtıcı bir düşman" olarak gördüğünü bildirdi. Direniş Ekseni içindeki artan etkileri, İsrail üzerinde doğrudan etki yarattı: Sık hava saldırısı sirenleri milyonları sığınaklara sürüklerken, altyapıdaki (özellikle hava taşımacılığında) sürekli kesintiler ekonomik ve lojistik istikrarı önemli ölçüde sarstı.

Eski İsrail Operasyonlar Dairesi Başkanı Tümgeneral (E) İsrail Ziv, başka bir boyut ekledi: "Husilerin Trump'la anlaşması, İsrail'e saldırmaya devam etmeleri için meşruiyet kazandırdı. Bu en tehlikeli gelişme."

İsrail Hava Savunma komutanı: Tel Aviv sürekli ateşe hazırlanmalı

Eski İsrail Hava Savunma Komutanı Tuğgeneral (E) Zvika Haimoviç de uyardı: "İsrail, ne yazık ki Gazze savaşı devam ettiği sürece Yemen'den gelen ateş rutinine alışmalı."

İsrail’in “güçlü ancak kusursuz olmayan” hava savunma sistemlerine güvenmesi gerektiğini vurgulayarak ekledi: "%100 savunma diye bir şey yok."

İlgili bir bağlamda, Israel Hayom sürekli tehdidin daha geniş yansımalarını vurgulayarak, son zamanlarda Ben Gurion Havalimanı civarına düşen bir füzenin engellenememesine dikkat çekti. Bu olay, son iki haftadır Yemen kaynaklı füze ve insansız hava aracı saldırıları nedeniyle birkaç yabancı havayolunun İsrail’e uçuşları askıya almasıyla fiilen "yarı-hava ablukası" tetikledi.

Gazete, bu tür bir hava kuşatmasının, İsrail’in kendisinin Yemen'e deniz veya hava ablukası uygulamaya çalıştığı bir döneme denk geldiğini ekledi. İsrail saldırılarının etkisizliği, Sanaa Uluslararası Havalimanı'nın vurulmasından sadece bir hafta sonra faaliyetlerine hızla devam etmesiyle bir kez daha vurgulandı.

Ensarullah’ın, ilginç bir şekilde, "İsrail'in operasyonel yöntemlerini taklit ettiği" bildirildi.

Habere göre, Yemen denkleme yeni bir unsur ekledi. Artık "liman ve havalimanlarını vurmadan önce uyarı yayınlayarak, tıpkı İsrail'in yaklaşımını yansıtıyor, ardından insansız hava aracı veya füze saldırılarını gerçekleştiriyor."