Lübnan bakanlar kurulu, ABD'li elçi Barrack tarafından sunulan ve Hizbullah dahil tüm silahlı grupların lağvedilmesini öngören planın hedeflerini onayladı. Başbakan Selam, planın Lübnan'ın tamamında devlet egemenliğinin tesisini ve silah bulundurma hakkının yalnızca devlete ait olmasını hedeflediğini iddia etti.

YDH - Lübnan bakanlar kurulu, Amerikan elçisi Tom Barrack'ın sunduğu ve ülkede kalıcı ateşkesin sağlanmasını hedefleyen planın temel hedeflerini onayladı.
Başbakan Nevaf Selam, planın en önemli maddesinin, "Hizbullah da dahil olmak üzere tüm gayriresmi silahlı unsurların, Litani Nehri’nin güneyi ve kuzeyi de dâhil olmak üzere, tüm Lübnan topraklarındaki varlığının aşamalı olarak sona erdirilmesi" olduğunu açıkladı.
ABD'li arabulucu Tom Barrack, kararı "tarihi ve cesur" olarak nitelendirdi. Sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda Barrack, "Bu hafta yetkililerin, düşmanlıkların tamamen durdurulması anlaşmasının tam olarak uygulanmasına başlama yönünde aldığı cesur, tarihi ve doğru kararı övüyorum," ifadelerini kullandı.
Barrack, hükümetin bu adımla "Lübnan için ‘tek vatan, tek ordu’ çözümünü nihayet uygulamaya koyduğunu" belirtti.
Planın temel hedefleri
Başbakan Selam tarafından açıklanan plana göre, Lübnan'ın Taif Anlaşması, anayasa ve başta 1701 sayılı karar olmak üzere BM Güvenlik Konseyi kararlarını tam olarak uygulaması hedefleniyor.
Belgede, ülkenin tamamında egemenliğin tesis edilmesi, meşru kurumların güçlendirilmesi ve savaş ile barış kararlarının yalnızca devletin yetkisinde olması gerektiği vurgulandı.
Planın en kritik maddelerinden biri de "silah bulundurma hakkının tüm Lübnan’da yalnızca devlete ait olmasının sağlanması" olarak öne çıkıyor.
Sınırların çizilmesi ve ekonomik destek
Plan, İsrail'in beş noktadan çekilmesi ve esir meselelerinin dolaylı müzakerelerle çözülmesini de içeriyor.
Ayrıca, "Lübnan ile İsrail arasındaki uluslararası sınırın kalıcı ve görünür biçimde belirlenmesi" ve "Lübnan ile Suriye arasındaki sınırın da kalıcı olarak çizilmesi" maddeleri de belgede yer alıyor.
Yeniden imar sürecini desteklemek amacıyla ABD, Fransa, Suudi Arabistan ve Katar gibi ülkelerin katılımıyla bir ekonomik konferans düzenlenmesi teklif edildi.
Bu adımın, ABD Başkanı Donald Trump’ın çağrısıyla "Lübnan’ın yeniden müreffeh ve yaşanabilir bir ülke hâline gelmesi" hedefini taşıdığı kaydedildi.
Plana göre, önerinin uygulanabilmesi için başta Lübnan ordusu olmak üzere güvenlik kurumlarına askeri destek sağlanacak.
Hizbullah ve Emel Hareketi'nden tepki
Ancak bu tarihi karara hükümet içinden tepki gecikmedi. Emel Hareketi ve Hizbullah'a mensup bakanlar, İsrail'in Lübnan'a yönelik saldırıları devam ederken "silahların sınırlandırılması" maddesinin gündeme getirilmesine karşı çıkarak Baabda Sarayı'ndaki bakanlar kurulu toplantısını terk etti.