İsrail medyası, yedek askerlerin artan görev çağrılarıyla baskı altında olduğunu ve bazı askerlerin iki yıl içinde dördüncü veya beşinci kez göreve çağrıldığını bildirdi.

YDH- İsrail’de yedek askerlerin son aylarda artan görev çağrıları nedeniyle “ciddi bir baskı” altında kaldığı bildirildi. The Media Line’ın haberine göre, bazı askerler iki yıl içinde dördüncü veya beşinci görevlerine çağrılırken, bazıları önceden tahmin edilemeyen şekilde çağrılıyor ve bu durum aileleri belirsizlikle karşı karşıya bırakıyor.
Haberde, hükümetin bu uygulamayı “tarihi bir gereklilik” olarak nitelendirdiği, ancak bazı yedek subaylar ve protesto hareketleri tarafından bu uygulamanın politik gerekçelerle yapıldığı ve askerlerin “aşırı yorgunluğa” maruz bırakıldığı ifade edildi.
“Brothers and Sisters in Arms” hareketinden yedek albay Oren Shvil, hükümetin kamu desteği olmadan yedek askerleri uzun süreli görevlere çağırmasının “sorunlu” olduğunu belirtti ve askerlerin hayatlarını “şüpheli bir amaç için riske attığını” ifade etti.
İsrail ordusu önümüzdeki haftalarda Gazze’de “Gideon’un Arabaları II” operasyonuna başlamayı planladığı bildirildi. Plan kapsamında, Eyal Zamir’in Savunma Bakanı Israel Katz’a sunduğu operasyonda, Ekim 7’den bu yana en büyük yedek asker seferberliğinin gerçekleştirileceği, şu anda 60.000’in üzerinde yedeğin çağrıldığı ve 20.000 kişinin görev süresinin uzatıldığı, takip eden düzenlemelerle toplam sayının 100.000’i aşabileceği kaydedildi.
Habere göre, birçok asker aylar süren görevlerden sonra tekrar çağrılıyor ve bazı durumlarda görev süresi dört aya yaklaşabiliyor. Komutanlar, WhatsApp gruplarında askerleri ve ailelerini psikolojik olarak hazırlıklı olmaları için uyarıyor.
The Media Line’a göre, Brothers and Sisters in Arms, operasyonun gerekçesini sorguluyor. Shvil, haberde, savaşı “politik bir savaş” olarak gördüklerini ve Gazze’de yapılacak operasyonun amacının net olmadığını söyledi. Grup, askerlerin moralinin düştüğünü ve savaşın amacının anlaşılmadığını belirtti.
En çok eleştirilen konu ise yükün eşitsiz dağıtılması oldu. Shvil, ultra-Ortodoks topluluğun yaklaşık 80.000 üyesinin askerlik hizmetinden muaf tutulduğunu ve bunun yasal olarak yerine getirilmesi gerektiğini ifade etti.
“Miluimnikim (Reservists)” hareketi üyesi Maj. Yoav Adomi, haberde, grubun odak noktasının “politik meşruiyetten ziyade insan üzerindeki ağır etkiler” olduğunu belirtti. Adomi, Gazze’de üç aylık görevden yeni döndüğünü ve askerlerin tekrar çağrılmasının uyanıklığı düşürdüğünü, yorgunluk ve belirsizliğin insan hayatı üzerinde risk oluşturduğunu ifade etti. Ev ve iş hayatının belirsizlikten etkilenmesi, “askerlerin psikolojik olarak zorlandığını” ortaya koyuyor.
Habere göre, her iki grup da “İsrail ordusuna karşı olmadıklarını ve orduyu profesyonel bulduklarını” belirtirken, eleştirilerini “siyasi liderliğe” yöneltti.
Habere göre, liderlerin Ekim 7’de yaşananlar sonrasında görevde kalması ve savaşın yönetiminde hatalar yapılması, yedek askerler arasında “güven kaybına” yol açıyor. Shvil, hükümetin kamu desteği olmadan kararlar aldığını ve koalisyonun toplum nezdinde azınlıkta olduğunu ifade etti.
The Media Line’a göre, yedek askerler, görevlerini yerine getirirken aynı zamanda “belirsizlik ve hayal kırıklığıyla” mücadele ediyor. Adomi, Gazze’deki amacın esirleri kurtarmak olduğunu, ancak operasyonun planlandığı gibi “etkili olmadığını” söyledi. Her iki grup da “İsrail’in savunma yükünün toplumun belirli bir kesimine orantısız olarak yüklendiğini” vurguladı.
Shvil, “siyasi açıdan savaşın kaybedildiğini”, Adomi ise yönetim açısından hatalı olduğunu ancak operasyonun net bir planla yürütülmesi halinde “gerekli” olduğunu söyledi. Her iki kaynak da ultra-Ortodoks muafiyetini, tekrar eden görev çağrılarını, yorgunluğu, belirsizliği ve güven kaybını öne çıkardı.
Habere göre, İsrail’in “Gideon’un Arabaları II” operasyonuna hazırlanırken, ordu teknik açıdan hazır görünse de hükümetin operasyonu yönetim biçimi ve yedek askerlerin şüpheleri, ülke içindeki en önemli mücadele alanlarından biri haline geliyor.