Lübnan’ın uzun süredir temerrütte olan tahvilleri, siyasi boşluğun sona ermesi ve reform beklentileriyle beş yıl sonra ilk kez 20 sentin üzerine çıktı; ancak uzmanlar, kalıcı toparlanma için kapsamlı bir borç yeniden yapılandırması ve uluslararası destek gerektiğine dikkat çekiyor.

YDH- Lübnan’ın temerrüde düşen tahvilleri, yatırımcıların ülkedeki siyasi ve ekonomik reformların ivme kazandığına inanmasıyla dolar karşısında beş yıl sonra ilk kez 20 sent seviyesini aştı.
Bloomberg verilerine göre, 2035 vadeli Lübnan tahvilleri Çarşamba günü 20,7 sente yükseldi.
Bu tahvillerden dokuzu, gelişmekte olan piyasalarda en yüksek getirili 20 tahvil arasında yer aldı. 2020’den bu yana hiçbir ödeme yapılmamasına rağmen, söz konusu tahviller geçen Eylül ayından bu yana %250 toplam getiri sağlayarak, gelişmekte olan ülkelerdeki en iyi ikinci performansın beş katına ulaştı.
Yükseliş, Lübnan’ın iki yıl süren siyasi boşluktan çıkarak yeni bir hükümet kurmasının ardından geldi.
Cumhurbaşkanı, başbakan ve yeni atanan Merkez Bankası Başkanı, ekonomiyi canlandırma ve bankacılık sistemindeki yaklaşık 80 milyar dolarlık finansal açığı kapatma sözü verdi.
Bu adımlar, borçların yeniden yapılandırılması için umut yaratırken, süreç yavaş ilerlese de yatırımcılar reformlara dair işaretleri olumlu karşılıyor.
Kopenhag’daki Danske Bank portföy yöneticisi Soren Morsch, bir yıl önce 6,5 sentten satın aldığı Lübnan tahvillerini satmaya henüz niyetli olmadığını söyledi.
Morsch, diğer sıkıntılı ülkelerde faiz oranlarındaki artışa dikkat çekerek, bir sonraki hedefin 15 ila 20 sent seviyesindeki tahviller olabileceğini ifade etti.
Lübnan tahvillerinin alacaklıları, yeniden yapılandırma görüşmeleri için 2020 yılında bir araya gelmişti.
O dönemde BlackRock, Amundi Asset Management ve Mangart Capital Management gibi büyük firmalar da grupta yer alıyordu.
Bu yıl ise Aberdeen ve hedge fonu Mesarit Capital LLP’nin katılımıyla Ad Hoc grubu genişledi.
Son dönemdeki kazançlara rağmen, analistler yatırımcılar için asıl getirinin mevcut fiyatların üzerinde toparlanma imkânı sunacak kapsamlı bir borç yeniden yapılandırmasında olduğunu belirtiyor.
Ancak bunun için bankacılık krizinin çözülmesi ve Uluslararası Para Fonu ile bölgesel ortaklardan finansman sağlanması gerekiyor. Şimdilik bu adımlar atılmış olmaktan oldukça uzak görünüyor.