Suriye'nin sahil şeridi ve Humus'ta HTŞ güçleri, Arap Alevi toplumuna mensup aktivistler ve vatandaşlar tarafından düzenlenen barışçıl gösterilere ateş açtı.
YDH - Suriye'nin sahil bölgeleri ile Humus genelinde Arap Alevi toplumunun düzenlediği barışçıl gösterilerde bugün öğle saatlerinde Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) rejimi güçlerince müdahale edildi.
Yerel saatle pazar günü saat 12.00'de meydanlarda toplanmaya başlayan kitlelere güvenlik güçlerinin müdahale ettiği bildirildi.
El-Ahbar'a konuşan yerel kaynaklara göre, sabah saatlerinden itibaren yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı Banyas şehrinde, HTŞ milisleri göstericilerin meydana ulaşmasını engelledi.
Şehirde oluşmaya başlayan her türlü kalabalığın dağıtılması için müdahalede bulunulduğu aktarıldı.
Lazkiye ve Tartus'ta tansiyon yüksek
Lazkiye merkezindeki Ezheri Kavşağı'nda toplanan kalabalığa ateş açıldığı ve göstericilerin zorla dağıtılmaya çalışıldığı öğrenildi. Benzer olayların Ceble şehrinde de yaşandığı belirtilirken; Beyt Yaşut, Daliye ve Kutaylibiye bölgelerinde protestocuların toplanma alanlarına ulaşmayı başardığı kaydedildi.
Bölgedeki en büyük katılımın gerçekleştiği Tartus'ta ise göstericiler Sadi Meydanı'na girdi. Gösteri sırasında, Arap Alevi toplumuna yönelik ihlalleri kınayan ve "kendi kaderini tayin hakkı" talep eden sloganlar atıldı.
Humus'ta rejim güçleri şiddete başvurdu
Gerilimin hissedildiği bir diğer merkez olan Humus'ta, rejim güçlerinin Vadi ez-Zeheb mahallesindeki gösterileri dağıtmak için güç kullandığı bildirildi.
Söz konusu mahalle, geçtiğimiz cuma günü İmam Ali bin Ebu Talib Camiinde kılınan cuma namazı sırasında düzenlenen ve çok sayıda kişinin hayatını kaybetmesine veya yaralanmasına yol açan bombalı saldırıyla gündeme gelmişti.
Şeyh Gazal Gazal çağrı yapmıştı
Dün Alevi Yüksek İslami Meclisi Başkanı Şeyh Gazal Gazal, halka barışçıl oturma eylemi çağrısı yapmıştı. Şeyh Gazal, "onur öfkesi" olarak adlandırdığı tepkinin zirve noktasına ulaştığını ve önümüzdeki dönemin bir dönüm noktası olacağını belirtmişti.
Şeyh Gazal, düzenlenecek eylemlerin barışçıl ancak kitlesel olacağını vurgulayarak şu ifadeleri kullanmıştı:
"Bu eylemler, dünyaya aşağılanmanın veya dışlanmanın kabul edilmeyeceği, sokağın kendi varlığını dayatabilecek güçte olduğu mesajını net bir şekilde iletmeyi amaçlıyor."
