İsrail’de ‘soykırım suçu’ paniği

YDH- İsrail medyası, İsrail’in, Uluslararası Adalet Divanı’nda soykırım suçundan mahkum edilmesi ihtimalinden dolayı çok ciddi endişeler taşıdığı ve hükümetin, bu mahkumiyetten kaçmak için bir kampanya başlattığını bildirdi.

Amerika'dan yayın yapan Axios haber sitesi, İsrail Dışişleri Bakanlığı’nın büyükelçiliklere gönderdiği bir emirle, Güney Afrika'nın şikayetine karşı çıkmaları için bulundukları ülkelerdeki diplomatlara ve politikacılara baskı yapma talimatı verdiğini bildirdi.

Geçtiğimiz hafta Güney Afrika, Lahey’deki Uluslararası Adalet Divanı'na sunduğu şikayet dilekçesinde, Lahey merkezli mahkemeden İsrail rejiminin Gazze'de işlediği soykırım suçlarının soruşturulmasını talep etmişti.

Güney Afrika, 84 sayfalık şikâyetinde İsrail'in Gazze'deki askeri operasyonunun, rejimin 1948 Soykırım Sözleşmesi kapsamındaki yükümlülüklerini ihlal ettiğini belirtmişti. Söz konusu sözleşmede soykırım, etnik, ırksal ve dinsel bir grubun tamamen veya kısmen yok edilmesini amaçlayan eylemlerin gerçekleştirilmesi olarak tanımlanıyor.

İsrail ise bu davayı hızlı bir şekilde reddederek "temelsiz" olarak nitelendirmişti.

Ancak uzmanlar bu sefer, uluslararası mahkemelerdeki önceki şikayetlerden farklı bir durumun söz konusu olduğunu, İsrail’in, Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi’ni imzaladığı için bu kez ileri sürülen suçlamalar nedeniyle Lahey'e gitmesi gerektiğini söylüyorlar.

Bu davanın duruşmasının 11 ve 12 Ocak tarihlerinde Uluslararası Adalet Divanı'nın Hollanda'nın Lahey kentindeki genel merkezinde yapılması planlanıyor. Güney Afrika, Lahey'deki mahkemeden, dava sürecinde, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını durdurması yönünde emir vermesini istedi.

Axios internet sitesi, İsrail Dışişleri Bakanlığı'nın, büyükelçiliklere gönderdiği mesajda, İsrail'in "stratejik hedefinin", bu mahkemenin Güney Afrika'nın adli karar talebini reddetmek ve İsrail'in Gazze'deki eylemlerini soykırım örneği olarak ilan edilmesini önlemek olduğunun belirtildiğini yazdı. Mesajda ayrıca mahkemenin, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki operasyonlarının uluslararası hukuka uygun olarak yürütüldüğüne ikna edilmesi gerektiğinin vurgulandığı bildirildi.

İsrail'in Gazze operasyonundan bu yana geçen üç ayda, pek çok uluslararası ve insan hakları kuruluşu, İsrail ordusunun eylemlerinin uluslararası hukuka uygun olmadığını vurgulamıştı.

İsrail Dışişleri Bakanlığı'nın büyükelçiliklere gönderdiği mesajda, aleyhte karar çıkması ihtimalinden büyük endişe duyulduğunu bildiren Axios, mesajdaki şu ifadelere yer verdi: "Mahkeme tarafından karar verilmesi, sadece hukuk dünyasıyla sınırlı kalmayan önemli potansiyel sonuçlar doğurabilir. Bu sürecin ikili, çok taraflı, ekonomik ve güvenlikle ilgili sonuçları olabilir."

Mesajda ayrıca şu hususlar vurgulanıyor: "Ülkenizin İsrail'e karşı ileri sürülen iğrenç, gülünç ve temelsiz iddiayı reddettiğini kamuya açık ve net bir şekilde beyan etmenizi, içeriği bu şekilde olan acil ve açık bir açıklamanın yayımlanmasını talep ediyoruz."

Açıklanan belgede ayrıca büyükelçiliklere, İsrail'in Gazze'ye insani yardım dağıtımını artırma ve sivil kayıpların sayısını azaltma çabalarını vurgulamaları çağrısında bulunuluyor. Belge, büyükelçiliklere, en üst düzeydeki diplomat ve politikacılardan, "İsrail'in, 7 Ekim saldırılarından sonra kendini savunmak için harekete geçtiğini, Gazze'ye insani yardım dağıtımını artırmak ve sivil kayıpları en aza indirmek için bir terör örgütüyle bile işbirliği yaptığını kamuoyuna açıklamaları" istemeleri talimatı veriliyor.

İsrail büyükelçilerinden, 11 Ocak'ta başlayacak duruşmadan önce diğer ülkelerin de bu tür açıklamalar yapmalarını sağlamak için çalışmaları isteniyor.

İsrail yetkililerinin taşıdığı bu derin kaygılar İsrail medyası tarafından da dile getiriliyor.

Birkaç gün önce Haaretz gazetesi, İsrailli bir hukuk uzmanının, İsrail ordusunun üst düzey komutanlarını, özellikle de Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi’yi, Uluslararası Adalet Divanı'nda aleyhte bir karar olasılığı ve böyle bir kararın tehlikeleri konusunda uyardığını bildirmişti.