İsrail'in Gazze soykırımında altı ayın bilançosu

img
İsrail'in Gazze soykırımında altı ayın bilançosu YDH

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik kanlı saldırısı altı ayı aşkın bir süredir devam ediyor ve BM Güvenlik Konseyi'nin acil ateşkes kararına rağmen hiçbir azalma belirtisi görülmüyor




YDH- İran merkezli Press TV'nin haberine göre, İsrail rejiminin geçtiğimiz altı ay boyunca yaptığı saldırılar sonucu Gazze'deki her 100 kişiden yaklaşık dördü hayatını kaybetti. 

İsrail, Filistinli direniş hareketi Hamas'ın İsrail rejiminin Filistinlilere yönelik on yıllardır süren şiddet kampanyasına karşılık olarak işgalci varlığa karşı sürpriz Aksa Tufanı Operasyonu'nu başlatmasının ardından 7 Ekim'de Gazze'ye yönelik savaş başlatmıştı.

İsrail rejimi Gazze'ye saldırmanın hedeflerini Hamas'ı ortadan kaldırmak ve direniş grubu tarafından alınan esirleri kurtarmak ve Gazze'de yeni bir siyasi ve idari yapı kurmak olarak açıklamıştı.

İsrail şu ana kadar bu hedeflerinin hiçbirine ulaşamadı. 

Aksa Tufanı Operasyonu sırasında alınan 250 İsrailli esirden yaklaşık 130'u, Aralık ayında iki taraf arasında yapılan geçici ateşkes anlaşması uyarınca bazı esirlerin takas edilmesinin ardından hala Gazze'de bulunuyor.

Ölü sayısı

Gazze Sağlık Bakanlığı'na göre Gazze'deki çatışmalar Filistinliler üzerinde yıkıcı bir etki yarattı. 180 gün süren savaşta 13 bin 800'ü çocuk olmak üzere 33 bin 200'den fazla kişi hayatını kaybetti.

Bunun yanı sıra yaklaşık 76 bin kişi de yaralandı yani Gazze'deki her 100 kişiden yaklaşık dördü.

Filistin Kızılay Derneği bu hafta Gazze'de yaklaşık 1000 çocuğun bir ya da iki bacağını kaybettiğini açıkladı.

Gazze'de 7 Ekim'den bu yana 176 BM personeli ve yedi yabancı yardım görevlisi öldürüldü. Bu, BM tarihi açısından bir rekor olarak kabul ediliyor.

Modern tarihin tüm savaşlarında en fazla sayıda gazeteciyi öldüren İsrail ordusu oldu ve 24'ten fazla gazeteciyi gözaltına aldı.

Altı aydır devam eden savaşta İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nde düzenlediği baskınlar, bombardımanlar ve füze saldırılarında 140'tan fazla gazeteci öldürüldü.

İsrail ordusunun bölgeye yardım ulaşmasını engellemeye devam etmesi nedeniyle Gazze'deki insani durum her geçen gün daha da kötüleşirken, açlık bir savaş taktiği olarak kullanılıyor, bir milyondan fazla kişi açlık tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor ve uluslararası gruplar "yakın" bir kıtlık uyarısında bulundu.

Uluslararası STK'lara göre en az 27 Filistinli yetersiz beslenme ve susuzluk nedeniyle hayatını kaybetti.

Yersiz yurtsuz bırakma

Gazze nüfusunun yüzde 80'inden fazlası (1.9 milyondan fazla Filistinli), İsrail ordusunun savaşın başından itibaren Filistinlilere "güneye gitmelerini" emretmesi nedeniyle kasıtlı olarak yerlerinden edildi.

Yaklaşık 1,4 milyon kişi, Gazze'nin Mısır'la olan güney sınırındaki küçük bir şehir olan Refah'ta barınınıyor; bu şehir, Filistinlilerin yaşaması için hiçbir güvenli bölge bırakmayan İsrail güçleri tarafından her gün bombalanıyor.

Altyapı hasarı

Tahmini 18,5 milyar dolarlık hasar kamu hizmetleri altyapısını etkiledi ve 26 milyon ton enkaz ve moloz ortaya çıktı.

Gazze'deki tüm evlerin yüzde 62'sine denk gelen 290 binden fazla konut savaş nedeniyle hasar gördü ya da yıkıldı ve bir milyondan fazla insan evsiz kaldı.

Ağır hasarın ardından hastanelerin yalnızca bir kısmı, 36 hastaneden 10'u faaliyette ve bu da sınırlı kaynaklarının aşırı derecede zorlanmasına yol açıyor.

Gazze'deki en büyük tıbbi tesis olan Şifa Hastanesi, iki hafta süren amansız kuşatmanın ardından ağır hasar gördü ve yandı.

En az 400 kişinin hayatını kaybetmesine ve yüzlercesinin tutuklanmasına tanıklık eden yerleşke şimdi vahim bir durumla karşı karşıya.

Akut ilaç sıkıntısı ve sağlık çalışanlarının tükenme ve açlık sınırında olması nedeniyle Gazze'deki hastaların çoğu çaresizce ihtiyaç duydukları tedaviyi alamıyor.

Kaynakların kıtlığı, sağlık ekiplerini anestezi olmadan ameliyat ve ampütasyon yapmaya zorladı.

Siyasi kararlar

Güney Afrika 6 Mart'ta Uluslararası Adalet Divanı'na (UAD) "acil talepte" bulundu ve 26 Ocak'ta alınan ek geçici tedbir kararının uygulanmasını istedi.

Ocak ayında UAD, İsrail'in Soykırım Sözleşmesi kapsamına girebilecek her türlü eylemden kaçınmasını ve askerlerinin Gazze'deki Filistinlilere karşı soykırım eylemlerinde bulunmamasını sağlamasını emretti.

İsrail soykırım iddiasını temelsiz olarak nitelendirdi.

Cuma günü Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi, İsrail'e yapılan tüm silah satışlarının durdurulması ve rejimin Gazze Şeridi'ndeki olası savaş suçlarından sorumlu tutulması çağrısında bulunan bir kararı kabul etti.

BM Güvenlik Konseyi de geçtiğimiz ay Müslümanların kutsal ayı Ramazan'da "derhal ateşkes" talep eden bir karar kabul etmişti.

Bu karar, savaşın sürdüğü son beş ay boyunca daha önce yapılan üç girişimin ABD tarafından veto edilmesinin ardından konsey tarafından onaylanan ilk karar oldu.

Bu arada savaş ayları boyunca dünyanın dört bir yanında Filistin'e destek protestoları düzenlendi ve acil ateşkes ile İsrail'e silah satışının durdurulması çağrısında bulunuldu.