Son dönemde HTŞ ve İsrail'in işbirliğiyle Suriye'nin askeri mühendisleri ve bilim insanlarına yönelik saldırılar öne çıktı. HTŞ militanları, Suriyeli bilim insanlarını hedef alırken, Siyonist rejim de Suriye'nin askeri altyapısını bombalayarak ülkenin savunma kapasitesini ortadan kaldırmaya çalışıyor.

YDH - 27 Kasım 2024'te, Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) militanları, Halep'e ani bir saldırı düzenledi.
Bu saldırıda, Ermeni asıllı Profesör Yervant Arslanyan'ın HTŞ keskin nişancısı tarafından öldürüldüğü bildirildi.
Arslanyan, Halep'teki Arap Bilim ve Teknoloji Okulu'nda Suriye gelişmiş silah araştırma tasarım ekibinin başındaydı.
Ermeni asıllı Suriyeli gazeteci Kevork Almassian, HTŞ'nin tek başına hareket etmediğini ve İsrail'in Suriye'nin bilim insanlarına takıntılı olduğunu belirtti.
Arslanyan'ın öldürülmesi, Siyonist rejim ve HTŞ'nin Suriye'nin askeri kapasitesini ve bu kapasiteyi geliştiren bilim insanlarını hedef alan ortak bir çaba yürüttüğüne işaret ediyor.
Suriye'nin gelişmiş silah programlarının temeli, 1970'lerde Hafız el-Esed döneminde kurulan bilimsel araştırma merkezlerine dayanıyor.
Bu merkezlerin en önemlisi, Şam kırsalındaki Cemraya'da bulunan Bilimsel Çalışmalar ve Araştırma Merkezi. Merkez, Suriye ordusu için gelişmiş silahların yerli olarak geliştirilmesinde önemli bir rol oynadı.
İsrail'deki Begin-Sadat Stratejik Araştırmalar Merkezi'nden Dany Shoham, 1971'de kurulmasının ardından SSRC'nin, Suriye ordusu için gelişmiş silahların yerli olarak geliştirilmesinde derhal "ana motor" hâline geldiğini yazdı.
İsrail'in hava saldırıları
8 Eylül 2024'te İsrail, Hama kırsalındaki Masyaf yakınlarındaki bir Bilimsel Çalışmalar ve Araştırma Merkezi tesisine hava saldırıları düzenledi.
Bu saldırılarda, kimyasal silah üretimiyle ilişkili olduğu iddia edilen bir merkezin hedef alındığı belirtildi. 2022'deki benzer bir saldırının ardından İsrail, İran'ın Masyaf'taki merkezi, Hizbullah için gelişmiş silahlar üretmek için kullandığını iddia etmişti.
30 Kasım 2024'te HTŞ militanları Halep'i ele geçirdikten sonra Hama ve Humus'a doğru ilerledi.
8 Aralık'ta HTŞ lideri Ahmed eş-Şaraa (Ebu Muhammed el-Colani), Şam'a girdi. Suriye ordusunun çöküşü ve Beşşar el-Esed'in Rusya'ya iltica etmesinin ardından İsrail, Suriye'nin askeri kapasitesini hedef alan hava saldırıları düzenledi.
HTŞ, bilim insanlarını hedef alıyor
HTŞ'nin kontrolü sağlamlaştırması ve İsrail'in hava saldırıları devam ederken, Suriyeli bilim insanları ve mühendisler hedef alındı.
26 Ocak'ta HTŞ militanları, Humus'taki Fahel köyünde 13 savunma sanayii mühendisi öldürdü.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SİHG), mühendislerin HTŞ ile uzlaşma sürecinde olmalarına rağmen öldürüldüğünü belirtti.
Fahel katliamıyla aynı gün, Dr. Hasan İbrahim, HTŞ tarafından Şam'a çağrıldı ve kısa süre sonra kendisiyle irtibat kesildi. Dr. İbrahim'in cesedi beş gün sonra bulundu.
Ertesi gün, savunma sanayii mühendisi Afif Abbud, Tartus'ta öldürüldü.
Diğer yandan Suriye'nin araştırma merkezlerinden bazı bilim insanları, HTŞ rejimi tarafından çağrıldıktan sonra kayboldu.
6 Şubat'ta SİHG, Dr. Taysir İsa, Ali İbrahim ve Mustafa Ebu Tarab'ın tutuklandığını ve akıbetlerinin bilinmediğini bildirdi.
Bazı akademisyenler, silahlı ve maskeli kişiler tarafından sorgulandıklarını ifade ettiler.
13 Şubat'ta, savunma sanayii mühendisi Şevket el-Ahmed ve eşi Nicah Süleyman, Tartus'ta öldürüldü. HTŞ bağlantılı militanların Ahmed'i öldürdükten sonra eşini boğduğu belirtildi.
Öte yandan BBC'ye konuşan bir kaynak diğer bilim insanları ve savunma sanayii mühendislerinin saklandığını ve bazılarının geçmişte suikast girişimlerinden kurtulduğunu belirtti. Kaynak, cinayetlerin arkasında İsrail'in olduğuna inanıldığını da sözlerine ekledi.
Irak senaryosu
Çte yandan Suriye Enformasyon Bakanı Ümran ez-Zuabi, 2013'te batılı güçlerin amacının "Irak senaryosunu tekrarlamak" olduğunu söylemişti.
1990'larda Irak'ta yapılan silah denetimleri sırasında, BM araştırmacıları tarafından keşfedilen bilgiler batılı ve İsrailli istihbarat teşkilatlarına aktarılmıştı.
İsrail'in Suriye'nin konvansiyonel kapasitesini yok etmeye çalıştığı biliniyor.
Bu nedenle, İsrail'in Suriye'nin kalan askeri kapasitesini ortadan kaldırmanın yanı sıra, Suriye'nin kalan askeri bilim insanlarını ve mühendislerini öldürmeye yönelik mevcut HTŞ kampanyasında da parmağı olması muhtemel.