ABD istihbarat servislerinin dün yayımladığı rapora göre, Çin askeri kapasitesini artırarak ABD'nin küresel çıkarlarına yönelik en büyük tehdidi oluşturuyor. Yıllık Tehdit Değerlendirmesi başlıklı raporda, Pekin'in Tayvan üzerindeki baskısı ve siber faaliyetleri artan riskler olarak vurgulanırken, Ulusal İstihbarat Direktörü Tulsi Gabbard da Çin'i "en güçlü stratejik rakip" olarak nitelendirdi.
YDH - ABD istihbarat servislerinin dün (salı) yayımladığı rapora göre, Çin askeri imkanlarını güçlendirerek ABD'nin küresel çıkarlarına yönelik en büyük tehdidi oluşturuyor.
Yıllık Tehdit Değerlendirmesi başlıklı raporda, Çin'in kendi toprağı olarak gördüğü Tayvan üzerindeki baskısı ve "ABD hedeflerine yönelik geniş çaplı siber operasyonlarının", Pekin'in ABD güvenliğine yönelik artan risklerin göstergesi olduğu belirtildi.
ABD'nin önde gelen istihbarat servisleri, gizliliği kaldırılan raporda, yabancı ülkeler ve suç örgütlerinin oluşturduğu risklere dair kapsamlı bir değerlendirme sunuyor.
ABD Ulusal İstihbarat Direktörü Tulsi Gabbard tarafından yayımlanan raporda, "Çin, ABD ulusal güvenliğine yönelik en kapsamlı ve en ciddi askeri tehdidi oluşturuyor," ifadesi yer aldı.
Raporda ayrıca Pekin'in "dünyadaki ABD çıkarlarını tehdit etme kapasitesi en yüksek aktör" olduğu vurgulandı.
Fakat rapor, Çin'in, raporda ele alınan Rusya, İran ve Kuzey Kore gibi diğer ülkelere kıyasla daha "ihtiyatlı" davrandığına ve "aşırı saldırgan" bir konumda görünmemeye özen gösterdiğine dikkat çekti.
Gabbard, dün Senato'da düzenlenen oturumda yaptığı konuşmada, mevcut istihbarat bilgilerine göre "Çin'in en güçlü stratejik rakibimiz olduğunu," söyledi.
Gabbard, "Çin ordusu, hipersonik füzeler, hayalet uçaklar, gelişmiş denizaltılar, daha güçlü uzay ve siber savaş araçları ve daha büyük bir nükleer silah cephaneliği dahil olmak üzere gelişmiş kabiliyetler konuşlandırıyor," diye ekledi.
Raporda, "Pekin'in, ABD'yi ülke içinde ve dünyada zayıflatmak amacıyla zorlayıcı ve yıkıcı kötü niyetli nüfuz faaliyetlerini geliştirmeye devam edeceği," uyarısında bulunuldu.
Raporda ayrıca, Pekin'in, "Washington liderliğinde Pekin'in uluslararası ilişkilerini zayıflatma ve iktidardaki Komünist Partiyi devirme kampanyası" olarak gördüğü girişimlere karşı koymayı sürdüreceği ifade edildi.
