Aşırılık yanlısı grupların hâlâ etkin olduğu Suriye'de yasal caydırıcılığın zayıf kaldığı bir ortamda halkın hoşnutsuzluğu derinleşirken Heyet Tahrir eş-Şam rejiminin kurumsal kırılganlığı, devlet mekanizmasının kontrolü sağlamakta yetersiz kaldığını açıkça ortaya koyuyor.
YDH- Suriye’de Dürzi nüfusun yoğun yaşadığı Ceramana’da mezhebi gerilim tırmanıyor.
Sosyal medyada yayılan provokatif bir ses kaydı sonrası başlayan saldırılarda 6 sivil hayatını kaybetti, onlarcası yaralanırken saldırganların, el-Meliha'dan geldiği aktarıldı.
Devletin müdahalesi yetersiz kalırken, radikal grupların bölgede güç kazandığı bildiriliyor.
Suriye’de mezhep gerilimi tırmandırılıyor
Dürzilerin çoğunlukta yaşadığı bölge, aralarında yabancıların da bulunduğu silahlı grupların gerçekleştirdiği saldırılarla sarsıldı.
Bu gelişmeler, halen istikrarsızlığın hâkim olduğu Humus’taki katliamlarla benzerlik gösteren kanlı bir sürecin devamı niteliğini taşıyor.
Gerginliğin fitilini ateşleyen olay, Dürzi Şeyh Mervan Kivan’a atfedilen ve daha sonra kendisi tarafından yalanlanan, İslam Peygamberi Hz. Muhammed’e hakaret içerdiği öne sürülen bir ses kaydının sosyal medyada yayılması oldu.
Bu provokasyonun ardından, Humus Üniversitesi’nde bazı öğrenciler Süveydalı meslektaşlarına saldırdı; olaylar kısa sürede Şam Üniversitesi'ne de sıçradı. Genel Güvenlik, tırmanan olaylara müdahale ettiğini açıkladı.
Ancak tansiyon düşmeden, silahlı gruplar Pazartesi gecesi Ceramana’ya saldırı başlattı ve Salı sabahına kadar süren çatışmalarda hafif ve orta ölçekli silahlar kullanıldı.
Saldırılar sonucu altı sivil yaşamını yitirirken, aralarında 13 saldırganın da bulunduğu 11 kişi yaralandı.
Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) rejiminin ‘içişleri bakanlığı’, saldırıların komşu el-Meliha kasabasından organize edildiğini belirtti.
HTŞ mekanizması zayıf; aşırılık yükselişte
HTŞ rejiminin ‘içişleri ve savunma bakanlıkları’ tarafından yapılan açıklamalarda, olaylara karışan grupların yabancı bağlantılı olabileceği yönünde güçlü emareler bulunsa da resmi söylemde bu ayrıntılar dikkat çekici biçimde es geçildi.
Mezhebi tansiyonu körükleyen provokasyonlara karşılık, devletin caydırıcı mekanizmaları oldukça zayıf kaldı.
Kamu Güvenlik Güçleri'nin müdahalesine rağmen, olaylar gece boyunca sürdü ve hem güvenlik görevlileri hem siviller zarar gördü.
Bu ortamda Süveyda ileri gelenleriyle rejim temsilcileri arasında yapılan görüşmeler sonucunda bir ateşkes anlaşmasına varıldı.
Anlaşma; tazminat ödenmesi, saldırganların yargıya teslim edilmesi, medya dezenformasyonunun engellenmesi ve Şam–Süveyda hattının güvence altına alınmasını kapsıyor.
Dürzi dini otoritesi Hikmet el-Hicri ise yaptığı açıklamada, ülkede hâlâ özgürlük ve adalet ortamının sağlanamadığını, fitne yaratmaya yönelik her türlü söylemin halkı uçuruma sürüklediğini belirtti.
Öte yandan, İsrail’in “Dürzileri koruma” gerekçesiyle yaptığı provokatif uçuşlar da Ceramana halkı tarafından sert bir dille reddedildi.
