İsrail Suriye'de anlaşma değil teslimiyet istiyor

img
İsrail Suriye'de anlaşma değil teslimiyet istiyor YDH

Suriye ile İsrail arasında devam eden diplomatik temaslara rağmen, Tel Aviv’in saldırıları sürüyor ve bu durum görüşmelerin gerçek bir uzlaşı yerine Suriye’nin zayıflatılması ve boyun eğdirilmesi amacı taşıdığını gösteriyor. İsrail, Beşşar Esed hükümetinin çöküşüyle zayıflatılan Suriye ordusunu hedef alarak, güvenlik önceliklerini dayatmaya kararlı.




YDH- Suriye’deki HTŞ rejimi ile İsrail arasındaki iletişim kanalları genişlerken, Heyet Tahrir eş-Şam lideri Colani’nin normalleşme sinyalleri ve Amerikan koşullarının uygulanması süreci, Tel Aviv’in Tartus, Lazkiye ve Ceble kırsalındaki Suriye ordusuna bağlı askeri karargahları hedef alan yeni saldırılarına, İsrail Savaş Bakanı Israel Katz’ın “herhangi bir dokunulmazlık olmayacak” açıklamasını takiben zemin hazırladı.

Lübnan merkeli El-Ahbar gazetesi, Mayıs ortasında Riyad’da Suudi Arabistan arabuluculuğunda ABD Başkanı Donald Trump ile HTŞ lideri Colani arasında gerçekleşen görüşmenin ardından, Washington’ın Şam’a yönelik yaptırımları kaldırması ve ABD’nin Türkiye Büyükelçisi Thomas Barrack’ı Suriye Özel Temsilcisi olarak atamasıyla başlayan diplomatik açılım sürecini gündeme taşıdı.

El-Ahbar'a göre, bu gelişmelerin hemen sonrasında gelen İsrail saldırıları, Tel Aviv’in 8 Aralık sonrası dönemde Şam’ın ilişkileri normalleştirme yönündeki mesajlarına rağmen, Suriye’de kendi güvenlik önceliklerini dayatma konusundaki kararlılığını ortaya koyuyor.

Lübnanlı gazete, İsrail’in son saldırılarının HTŞ’ye bağlı militanların mezhepsel ve sistematik katliamlarının gölgesinde Suriye’nin sahil bölgesine yoğunlaştırmasının ve Avrupa Birliği’nin bazı gruplara yaptırım uygulamasının, Tel Aviv’in Suriye dosyasını parçalara bölerek müdahil olma ve ülkeyi federal yapıya dönüştürme stratejisiyle örtüştüğünü kaydetti.

Güneyde Dürzi ve sahilde Alevi federasyonlarının kurulmasına yönelik destek ve çağrılar artarken, Kürtlerin liderliğindeki SDG, ABD arabuluculuğunda HTŞ rejimiyle yaptığı anlaşmayı uygulamak için müzakerelere katılsa da Kürtlerin kendi federasyonlarını kurma isteği sürecin ciddi şekilde aksamasına yol açıyor.

 

Colani dostluk kapısından giriyor: Eski hükümetin İsrail karşıtı tavrının reddi

Washington merkezli The Jewish Journal'da yayımlanan ve geçtiğimiz ay Şam’da Colani ile görüşen Trump’a yakın iş insanı Jonathan Bass tarafından kaleme alınan “Suriye Lideri ile Bir Sohbet: Enkazın Ötesine Yolculuk” başlıklı makalede yer alan ve Colani’ye atfedilen ifadeler medyada büyük tartışma ve kafa karışıklığına neden oldu.

Bass’ın Colani’den aktardığı, “Suriye ve İsrail’in ortak düşmanları var ve biz bölgesel güvenlikte önemli rol oynayabiliriz” ifadesi, yeni yönetimin Tel Aviv’e, Suriye’de İran etkisini engellediği ve Amerikan talepleri doğrultusunda Filistinli grupların faaliyetlerini sonlandırdığı mesajını doğrudan ilettiğini gösteriyor.

Bass’ın aktardığına göre Colani, Suriye ile İsrail arasındaki karşılıklı bombardıman döneminin sona ermesi gerektiğini belirterek, 1974 ayrışma anlaşmasına geri dönülmesini ve bunun sadece ateşkes değil, itidalin teminatı ile Golan’daki Dürzi topluluklarının korunması için önemli olduğunu vurgularken, “derhal normalleşme” talebini reddedip, normalleşmenin ancak karşılıklı saygıyla mümkün olacağını savunuyor.

Colani, “Suriye dürüst bir arabulucuya ihtiyaç duyuyor,” diyerek ABD’den beklentisini de dile getirdi.

Trump, Suriye’nin 2020’de BAE, Bahreyn, Fas ve Sudan’ın da aralarında bulunduğu ülkelerin katılımıyla başlayan en büyük Arap normalleşme dalgasını başlatan İbrahim Anlaşmalarına katılmasını istediğini açıklamıştı.

Son gelişmelerin sonucu olarak el-Ahbar gazetesi şu sonuca ulaştı:

‘’İsrail’in Suriye’de saldırılarını sürdürmesi ve federal yapı dayatması, geçen ay Tel Aviv ziyaretinden Azerbaycan ve BAE’deki görüşmelere rağmen devam ederken, bu tutum, özellikle eski rejimin çöküşüyle kalan Suriye ordusunun askeri kapasitesinin zayıflatılması sonrası, görüşmelerin boyun eğdirme anlaşmasıyla sonuçlanması yönündeki kararlılığını gösteriyor.’’