Suriye'nin Süveyda kentinde askeri üniformalı silahlı kişilerin Dürzi sivillere yönelik infazlar gerçekleştirdiğini bildiren Reuters, doğrulanan görüntülerde çok sayıda kişinin yakın mesafeden vurularak öldürüldüğünü kaydetti.
YDH- Reuters tarafından incelenen sosyal medyada dolaşan video kayıtlarına göre, askeri üniformalar giymiş silahlı militanlar, Suriye’nin Dürzi azınlığına yönelik bir dizi infaz gerçekleştirdi. Görüntülerde, silahsız üç erkek, silahlı kişiler tarafından bir balkona çıkarıldıktan sonra üzerlerine ateş edildiği ve kurşunların ardından ölümlerinin gerçekleştiği görüldü.
Reuters’a konuşan aile yakınları, ölenlerin Muaz Ernus, kardeşi Bera Ernus ve kuzenleri Usame Ernus olduğunu doğruladı. Söz konusu infazların 16 Temmuz’da güneydeki Süveyda kentinde yaşandığı bildirildi.
Haberde, bu olayların, Temmuz ayında Süveyda ve çevresinde askeri üniforma giymiş silahlı kişiler tarafından düzenlenen 12 benzer infaz tarzı saldırının parçası olduğu belirtildi.
Bir başka videoda, 60 yaşındaki su kuyusu bekçisi Münir el-Recme’nin, Dürzi olduğunu söylemesi üzerine iki genç silahlı kişi tarafından vurulduğu görüldü. Ayrıca, başka bir görüntüde ise sekiz sivilin bir kavşağın tozlu zemininde diz çökerek katledildiği aktarıldı. Reuters’a konuşan bir dost ve bazı kurbanların yakınlarının bu görüntülerin doğruluğunu onayladığı ifade edildi.
Reuters’a göre, bu videolar, temmuz ortasında Süveyda vilayetinde başlayan şiddet olaylarının en ayrıntılı görsel kayıtlarını sunuyor. İlk aşamada yerel Dürzi milisler ile bedevi aşiretleri arasında başlayan çatışmalar, rejim güçlerinin müdahalesiyle daha da şiddetlendi.
Reuters ile iki bağımsız izleme örgütü, yaşanan olaylarda çoğunluğu Dürzi olan yüzlerce kişinin hayatını kaybettiğini belirtti.
Reuters, videolarda görülen yerleri belirleyerek olayların gerçekleştiği tarihleri doğruladı. Olaylarla ilgili yedi kurban yakını ve arkadaşları ile yapılan görüşmelerde tamamı, HTŞ rejimi güçlerinin yakınlarını öldürdüğüne inandığını bildirdi.
Haberi inceleyen ajans, saldırganların kimliklerini belirleyemediği gibi videoların ilk çevrimiçi paylaşımlarının kim tarafından yapıldığına dair kesin bilgiye ulaşamadığını kaydetti. Görüntülerin 18 Temmuz’dan sonra sosyal medyada yayınlanmaya başladığı belirtildi.
Reuters, HTŞ rejiminin Savunma ve İçişleri Bakanlıkları’nın, konuyla ilgili sorulara yanıt vermediğini söyledi. Ancak 22 Temmuz’da Savunma Bakanlığı, askeri kıyafet giymiş “bilinmeyen bir grubun” Süveyda’da “şok edici ve ağır ihlaller”de bulunduğuna dair raporların farkında olduğunu söylediği kaydedildi.
Ayrıca, Savunma Bakanlığı’nın, Dürzilere yönelik infazlara dair bilgi vermediği de ifade edildi.
SOHR: En az 1.000 kişi hayatını kaybetti
Reuters’a göre, 14 Temmuz’da çatışmaları bastırmak üzere HTŞ rejimi ordusunun bölgeye konuşlandırılması ve 15 Temmuz’da Süveyda şehir merkezine girmesiyle şiddet önemli ölçüde arttı. Haberde, bu bilgilerin, yerel halk, iki savaş izleme örgütü ve sahadaki muhabirler tarafından doğrulandığı bildirildi.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, 13 Temmuz’dan bu yana yaşanan çatışmalarda 1.013 kişinin hayatını kaybettiğini, bunların arasında 47 kadın, 26 çocuk ve 6 sağlık çalışanı olduğunu bildirdi.
Gözlemevi, mağdurların çoğunluğunun Dürzi olduğunu ve kaçının savaşçı veya sivil olduğunun net olmadığını aktardı. Ordu müdahalesinin çatışmaların sertleşmesine yol açtığını vurguladı. Örgüt başkanı Fazıl Abdulgani, Reuters’a ordu, bedevi ve Dürzî grupların infaz tarzı katliamlarını belgelediklerini söyledi.
Süveyda’da isminin açıklanmasını istemeyen bir adli tıp uzmanı, Reuters’a bu ay bölge hastanesine getirilen 502 cesedi incelediğini ve birinin başının kesilmiş, iki kişinin (biri genç bir kız) boğazının kesilmiş olduğunu aktardı. Diğerlerinin çoğunun ise yakın mesafeden ateş edilerek hayatını kaybettiği belirtildi.
“Müslüman mısın yoksa Dürzi mi?”
60 yaşındaki su kuyusu bekçisi Munir el-Recme’nin oğlu Viam, Reuters’a babasının 15 Temmuz’da Süveyda’nın Saala kasabasındaki Muhammed Salih Nasr Okulu önünde çekilen ve Reuters tarafından doğrulanan görüntülerde yer aldığını söyledi.
Videoda Recme, okulun giriş merdivenlerinde otururken, en az üç genç askeri üniformalı kişi tarafından sürekli “Müslüman mısın yoksa Dürzi mi?” diye bağırılıyor. Bu anlar, silahlı kişilerin hemen yanında bulunan ve silahlı olup olmadığı belli olmayan bir kişi tarafından kaydediliyor.
Yaşlı adam “Ben Suriyeliyim” yanıtını verince, bir militan “Suriyeli ne demek? Müslüman mı Dürzi mi?” diye karşılık veriyor.
Recme, “Kardeşim, ben Dürzi’yim” dediği anda üç saldırgan hemen ateş açıyor.
Saldırganlardan biri videoda hakaret içeren ifadeler kullanarak “Bu, aranızdaki her köpeğin sonu, siz domuzlar.” dedi.
Reuters tarafından doğrulanan başka bir videoda ise askeri üniformalı yedi militanın sivillere sivil kıyafetli sekiz erkeği tek sıra halinde yürütüp Tişrin Meydanı’nın batısındaki bir sokakta yürüttüğü görülüyor.
Üniformalarda, bazı askerlerin kolluk bölgelerinde kullandığı IŞİD’e ait arma dışında başka işaret görülmüyor.
Reuters, Savunma ve İçişleri Bakanlıklarına üniformalardaki bu amblemlerle ilgili sorular yönelttiğini ancak yanıt alamadığını söyledi.
Videonun başında, görüntüyü kaydeden kişi kamerasını kendi yüzüne çeviriyor: Kırmızı bandana takmış, sakallı ve askeri üniforma giymiş bir erkek olduğu görülüyor. Sırtında ise bir tüfeğin dipçiği yer alıyor.
Sekiz kurban tek sıra halinde, her biri önündeki kişinin omuzuna ellerini koyarak yürüyor. Listenin sonundaki, açık kahverengi gömlek ve terlik giymiş kişi, arkadaşının ifadesiyle 35 yaşındaki Suriyeli-Amerikalı vatandaş Husam Saraya olarak tanımlandı. Arkadaşı, dizide önünde yürüyen kişinin Husam’ın babası, bir diğerinin ise kardeşi Kerim olduğunu belirtti. Diğerlerinin çoğunun aynı geniş aileden olduğunu söyledi.
Ali Saraya’nın eşi Dima Saraya, Reuters’a, 16 Temmuz’da Tişrin Meydanı batısındaki Saraya ailesinin yaşadığı apartmanın askeri üniformalı silahlı kişilerce çevrelendiğini, içerideki erkeklerin teslim olmalarının istendiğini, sorgulama bahanesiyle birkaç saat tutularak güvenli şekilde serbest bırakılacaklarının vaat edildiğini aktardı.
ABD Oklahoma Senatörü James Lankford, Oklahoma’da yaşayan Husam’ın ailesiyle birlikte Suriye’de “trajik biçimde infaz edildiğini” doğruladı, daha fazla detay vermedi.
Ayrı bir videoda, aynı sekiz kişinin Tişrin Meydanı’ndaki bir kavşağın toprak zeminde diz çökerek beklediği görüldü. Reuters, kavşaktaki heykel ve hemen arkasındaki yüksek bina yardımıyla görüntünün yerini doğruladı.
Aynı arkadaş, ikinci videoda diz çökenler arasında Husam, kardeşi ve babasının olduğunu tespit etti. En az iki militan, diz çökmüş kişilere yakından en az yedi saniye boyunca ateş açtı.
