HTŞ, İsrail’e karşı sahada sınırlı bir rol oynarken, medyada Hizbullah’ı hedef gösterme çabasıyla kamuoyunu etkilemeye çalışıyor. Tutuklanan hücre iddiaları, HTŞ’nin propagandasına ve güvenlik kartına dönüştürülse de, Hizbullah Suriye’de hiçbir faaliyet yürütmediğini vurguluyor. Kısacası, HTŞ’nin Hizbullah’ı karalama çabası, gerçekte İsrail’e karşı sınırlı kozlara sahip olmasından kaynaklanıyor.

YDH- Suriye'deki Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) örgütünün sözde 'içişleri bakanlığı', Perşembe günü, Şam kırsalının batısındaki Saasa ve Kanaker kasabalarında faaliyet gösteren, Hizbullah bağlantılı olduğu iddia edilen bir hücrenin tutuklandığını duyurdu.
Açıklamada, Şam kırsalındaki iç güvenlik şefi ve İsrail ile güvenlik koordinasyonundan sorumlu Ahmed el-Dalatî’nin göreve henüz birkaç gün önce başladığı belirtildi.
Dalatî, "Operasyon, dikkatli bir izleme ve yoğun saha çalışmasının ardından Genel İstihbarat Servisi ile iş birliği içinde gerçekleştirildi." ifadesini kullandı.
Olayın "yasal işlem" için ilgili makamlara intikal ettirildiğini belirten Dalatî, güvenlik güçlerinin gözaltına alınan şahısların tam bağlantılarını ve amaçlarını ortaya çıkarmak için soruşturmayı sürdürdüğünü kaydetti.
El-Hanedek gazetesine göre, tüm detaylarıyla bu olay, HTŞ'nin sözde 'dışişleri bakanı' Esad Şeybani'nin bu hafta İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer ile yaptığı görüşmede sunabileceği bir kart gibi, HTŞ lideri Colani rejiminin güvenlik güçlerinin işi gibi görünüyor.
HTŞ rejimi ve işgal varlığı arasında yapılan ve yapılmaya devam eden tüm görüşmelere rağmen, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırıları durmadı.
Bu saldırıların sonuncusu, 8 Eylül 2025 Pazartesi gecesi, Humus yakınlarındaki Hava Savunma Koleji'ne yönelik saldırılar ve Lazkiye'nin kuzeyindeki Sakubin bölgesindeki bir askeri kışlaya yönelik saldırılardı.
Türkiye'nin Anadolu Ajansı da İsrail Hava Kuvvetleri'nin Suriye'nin orta kesimlerinde bulunan Palmira kenti yakınlarında bir saldırı düzenlediğini bildirdi.
El-Hanedek gazetesine göre, HTŞ'nin, Hizbullah'a karşı rolünü pazarlama yeteneği dışında İsrail'e karşı oynayabileceği hiçbir koz yok.
Uzmanlar, HTŞ yetkililerinin zaman zaman Hizbullah’ın ülke içindeki faaliyetlerini vurgulayarak bu durumu kasıtlı şekilde kullandığını veya Colani’nin medyada Parti'yi öne çıkarma çabasıyla kamuoyunu etkilemeye çalıştığını belirtiyor.
Colani, yakın zamanda Arap medyasından bir heyete yaptığı açıklamada, rejiminin ABD ve İsrail'in desteğini kazanabilecek Hizbullah'a karşı olası rolüne işaret etti:
"Şam'a vardığımızda, Hizbullah'ın son yıllarda Suriye'de yaptıklarına dayanarak tepki gösterme hakkımız vardı. Bu mümkündü ve uluslararası alanda onaylanmıştı. Ancak, çoğu Lübnanlının memnuniyetle karşılayacağı bu yöne gitmemeyi tercih ettim. Ancak bu bir mayın tarlası ve burada yapılacak yanlış bir hamle durumu altüst edebilir."
HTŞ rejiminin iki ülke halkı arasında hassasiyet ve anlaşmazlıklara yol açabilecek asılsız iddialarını önlemek amacıyla ve özellikle İsrail’in emelleri karşısında Suriye’nin güvenliği ve birliğine duyduğu hassasiyet nedeniyle Parti'nin Medya İlişkileri Birimi, HTŞ'nin 'içişleri bakanlığının' suçlamalarını reddeden bir açıklama yaptı.
Açıklamada, “HTŞ'nin Şam’ın batı kırsalında tutuklanan unsurların Hizbullah ile bağlantılı olduğu yönündeki iddialarını tamamen reddediyoruz. Hizbullah’ın Suriye topraklarında hiçbir varlığı veya faaliyeti bulunmamaktadır. Önceki açıklamalarımızda belirttiğimiz gibi, Suriye’nin istikrarı ve halkının güvenliği bizim için önceliklidir” ifadelerine yer verildi.
El-Hanedek, Hizbullah Genel Sekreteri Şeyh Naim Kasım'ın daha önce el-Meyadin televizyonuna verdiği bir röportajda yaptığı açıklamayı hatırlattı.
Şeyh Naim Kasım, Suriye'de yaşanan bu gelişmeden sonra Hizbullah'ın "Suriye'deki iç durumla hiçbir bağlantısının kalmadığını" belirtmişti.
Şeyh Naim Kasım, Suriyelilerin "tüm tarafların ve güçlerin temsil edildiği bağımsız, birbirine bağlı bir sistem kurabileceklerini ve bu sistemin İsrail'e karşı durabileceğini çünkü İsrail'in herkesin düşmanı olduğu gibi onların da düşmanı olduğunu" umduğunu ifade etmişti.
Hatta Genel Sekreter, Parti'nin İsrail’e karşı askeri grupları destekleyerek Suriye’de normalleşmeyi engellemek amacıyla fiili bir müdahalede bulunmayacağını vurguladı.