İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu üyesi, Rusya'dan Su-35, MiG-35, MiG-29 savaş uçakları ve S-400 hava savunma sistemlerinin teslim alındığını ve sevkiyatın başladığını açıkladı.

YDH - İran'ın, Rusya'dan Su-35, MiG-35 ve MiG-29 savaş uçakları ile S-400 hava savunma sistemlerini teslim aldığı ve teçhizatın ülkeye sevk edildiği bildirildi.
İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu üyesi Ebu’l-Fazl Zohrevend, İran'ın savunma kabiliyetini artırmak amacıyla ihtiyaç duyduğu teçhizatı yurt dışından tedarik ettiğini ifade etti.
Zohrevend, "Askeri güçlerimiz ihtiyaç duydukları her şeyi alıyor, bu konuda herhangi bir kısıtlama bulunmuyor. Su-35, MiG-35, MiG-29 savaş uçakları ve S-400 sistemleri alındı ve şu anda İran’a doğru yola çıktı," diye konuştu.
Askeri bütçeye ilişkin bir soru üzerine Zohrevend, "Bu konuda hiçbir sıkıntımız yok. Gerekli bütçe sağlandı ve sağlanmaya devam ediyor. Savunma güçlerimizin finansal olarak elinin güçlü olması için özel mekanizmalar oluşturduk. Bunları kamuoyuna açıklamaya gerek yok," dedi.
"NPT'den çekilmek bir alternatif"
Zohrevend, İran'ın Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması'ndan (NPT) çekilme ihtimaline de değindi. Bazı milletvekillerinin, "snapback" mekanizmasının devreye sokulması durumunda İran'ın NPT'den ayrılması gerektiğini savunduğunu aktaran Zohrevend, şunları söyledi:
"Ben nükleer bomba yapımını destekleyen bildiriyi imzalamadım, bu işin içinde de değilim. O bildiriyi imzalayanlar ne demek istiyor, onlara sormak gerekir. Bizim amacımız nükleer bomba yapmak değil. Ancak eğer snapback uygulanırsa, NPT'den çıkmamız doğru bir tepki olur."
İran'ın yıllarca NPT'ye uyduğunu ancak anlaşmanın ülkeye hiçbir fayda sağlamadığını belirten Zohrevend, "Bu anlaşma bize sadece kısıtlama ve güvenlik tehdidi getirdi. Biz milyarlarca dolar harcayarak elde ettiğimiz nükleer altyapımızı korumak zorundayız. Buna rağmen, anlaşmanın destekçisi olduklarını söyleyenler tesislerimize saldırdı," ifadelerini kullandı.
Zohrevend, İsrail'in NPT'ye taraf olmadığını hatırlatarak, "Amerika, İran'ın nükleer tesislerine saldırdı. Asıl onlar cezalandırılmalıydı. Bu şartlar altında NPT'de kalmak bize sadece zarar verir. Anlaşmanın 10. maddesi açıkça, eğer ulusal güvenliğiniz tehdit altındaysa, üç ay önceden bildirmek kaydıyla anlaşmadan çekilebilirsiniz, diyor," diye ekledi.
"Denetimler casusluğa neden oldu"
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının (UAEA) denetimlerinin güvenlik sağlamadığını, bilakis İran'ın askeri altyapısı hakkında bilgi sızdırılmasına yol açtığını öne süren Zohrevend, "Ajansa verdiğiniz bilgiler size güvenlik mi getirdi yoksa güvensizlik mi? Ajans sadece bizim tesislerimizin koordinatlarını, bilim insanlarımızın konumlarını öğrenip bunları İran’a saldırı planları yapanlara iletti. Bu yüzden denetimler bize sadece zarar verdi," dedi.
Zohrevend, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun İran karşıtı açıklamalarına da değinerek, "İran buna karşı hazırlıklı. Gerekirse öyle bir karşılık veririz ki Netanyahu ve efendileri bir daha böyle konuşmaya cesaret edemez," ifadelerini kullandı.
Çin ile askeri işbirliği genişleyebilir
Cumhurbaşkanının Çin'deki askeri geçit törenine katılımının yeni silah alımlarına zemin hazırlayıp hazırlamadığı sorusuna Zohrevend, şu yanıtı verdi:
"Çin tarafıyla aramızda bir sınırlama yok. Elbette Cumhurbaşkanı ve heyetinin Çin ziyareti olumlu etkiler yarattı. Çin’in sahip olduğu askeri kabiliyetler yerinde görüldü, bu da işbirliği olanaklarının değerlendirilmesine yardımcı oldu."