• 10/06/10 - 01:00
  • Yazar: Muhammed Hadifer / Kurdpress
  • Bu sayfayı yazdır img
    YDH

    YDH- İran’dan yayın yapan kurdpress.com adlı internet sitesi yazarı Muhammed Hadifer, Irak’ta nüfus sayımı çerçevesinde yaşanan tartışmaları analiz ediyor.




    YDH- İran’dan yayın yapan kurdpress.com adlı internet sitesi yazarı Muhammed Hadifer, Irak’ta nüfus sayımı çerçevesinde yaşanan tartışmaları analiz ediyor.

     

    Her ülkenin planlama yapabilmesi için nüfusuna ilişkin istatistiklere ihtiyacı bulunmaktadır. Ancak kendine özgü şartlarından dolayı Irak’ta, geçen 20 yıl içerisinde bazı bölgelerde ciddi nüfus değişiklikleri oldu. Irak’ın ABD tarafından işgal edilmesinden sonra Iraklı kaynakların bildirdiğine göre nüfusun 1 milyon 400 bini yok oldu. Bazı bölgelerdeki nüfus değişikliği ve Saddam rejiminin politikaları sebebiyle Araplar, Kürtler ve Türkmenler arasında etnik tartışmalar yaşandı. Bütün bunlar, Irak’ı yıllar boyunca doğru istatistiki verilerden mahrum bıraktı.

     

    Öte yandan Saddam sonrasında kurulan Irak’a özgü federal sistem ve ülkenin idari düzenindeki temel sorunlar, Saddam rejiminin demografik değişime tabi tuttuğu Kerkük ve Musul’da geleneksel etnik gerilimlerin yeniden ortaya çıkmasına ve nüfus sayımı konusunda birçok problemin doğmasına sebep oldu.

     

    Irak’taki mevcut federal sistem içindeki nüfus dağılımının ve Kerkük’ün statüsünün belirlenmesi için anayasanın meşhur 140. Maddesi ortaya konuldu; ancak bu da geçen zaman içerisinde çeşitli gerekçelerle unutuldu. Bununla birlikte Bağdat, yasal hakimiyete kavuştuğu andan itibaren bu sorunla karşı karşıya geldi.

     

    Saddam sonrasında yönetime katılıp katılmama konusunda şaşkınlık ve kararsızlık yaşayan Sünniler,  düzenlenen ilk seçimlere katılmama yönünde bir tercih yaptılar ve hükümet içerisinde yer almaya soğuk baktılar. Ancak seçimlerden sonra oluşan idari yapıda güçlerinin zayıfladığını fark etmeleri, Baas Partisi’nin yeniden iktidar olmasından umutlarını kaybetmeleri ve şiddet eylemlerinin etkisizliğini görmeleri yüzünden yapılan ikinci seçimlere etkin bir şekilde katıldılar.

     

    Bu katılım ve seküler gruplarla yapılan ittifaklar, hükümetin yapısını etkileyecek derecede ciddi oranda sandalye kazanmalarını sağladı.

     

    Ortaya çıkan bu şartlar ve Arap ülkelerinin anayasanın 140. Maddesinin uygulanamaz hale getirilmesi için yaptığı gizli ve açık müdahaleler, Sünni Araplar lehine güçlü bir denge yarattı.

     

    Nüfus sayımı, Irak’taki kararlar üzerinde etkili olduğu kadar bu ülkenin siyasetinde ve bu ülkedeki güç paylaşımında da ciddi oranda etkili bir rol oynamaktadır.

     

    Nüfus sayımının sağlıklı bir şekilde yapılması ve siyasi ve idari planlama açısından doğru verilerin elde edilmesi durumunda Irak’ın mevcut durumunda ciddi değişiklikler söz konusu olacaktır.

     

    Nüfus sayımının nüfus yapısını coğrafi temelde değiştirmek hedefiyle yapılacak olması endişeleri arttırmaktadır.

     

    Arapların özellikle yeni kurulacak hükümette siyasi konumunun güçlenmesi, müttefik Kürtlerin yetki alanlarının azalması (ortaya çıkan sandalye dağılımı çerçevesinde) ve Kerkük, Musul ve diğer tartışmalı bölgelerde ortaya çıkan etnik yönelimler, Irak’ta nüfus sayımının ertelenmesinin Arapların lehine olduğu yönündeki şüpheleri güçlendirmektedir.

     

    Zaman faktörünün sayım sonuçları üzerinde doğrudan bir etkisinin bulunmasından dolayı nüfus sayımının önce hükümetin kurulmasından iki ay sonrasına ertelenmesi, ardından da Arapların tartışmalı bölgelerde daha da güçlenecek olması nüfus sayımı verilerinde değişikliklere sebep olacak, dolayısıyla da mevcut şartları değiştirecektir.

     

    Irak planlama yöneticilerinin son tutumları ve Kürdistan Bölgesel Yönetimi bütçesinin yüzde 17’den yüzde 14’e düşürülmesini teklif etmeleri, nüfus sayımı sonuçlarıyla irtibatsız değildir.

     

    Irak’taki nüfus yapısına ilişkin gerçek verilerin ortaya çıkması durumunda bütçe ve siyasi güç dağılımının bu verilere göre düzenlenmesi kaçınılmaz olacaktır. Ayrıca mevcut şartlar, siyasi dengeyi altüst edecek ve Kerkük ile diğer tartışmalı bölgelerin yine tartışmalı olarak kalmasına sebep olacaktır.

     

    Muhammed Hadifer

    http://www.kurdpress.com/fa/fullstory.aspx?id=360

     

     YDH Çeviri servisi