• 12/10/10 - 01:00
  • Yazar: Ronen Medzini / Reuters
  • Bu sayfayı yazdır img
    YDH

    YDH- İsrail’de yayımlanan Yediot Ahronot gazetesi, Reuters muhabiri Ronen Medzini’nin İsrail’le Türkiye arasında Hayfa kenti yakınlarındaki orman yangını sonrası yaşanan temaslara ilişkin haber analizine yer verdi.




    YDH- İsrail’de yayımlanan Yediot Ahronot gazetesi, Reuters muhabiri Ronen Medzini’nin İsrail’le Türkiye arasında Hayfa kenti yakınlarındaki orman yangını sonrası yaşanan temaslara ilişkin haber analizine yer verdi.

     

    Yetkililer İsrail’in Gazze’ye giden gemideki baskın sırasında öldürülen Türklerin her birinin ailesine yüz bin dolar ödemeyi teklif ettiğini ve Ankara’nın ‘yasal endişelerimize seslenmek için yapılması gerekeni yapması’ gerektiğini söylüyorlar. Türk Dışişleri Bakanı: Özür talebimiz değişmedi.

     

    Dışişleri Bakanı Yardımcısı Danny Ayalon, İsrail’in, Gazze’ye giden filoya yaptığı 31 Mayıs baskını esnasında dokuz vatandaşının ölümünden dolayı Türkiye’den özür dilemesine gerek olmadığını söyledi.

     

    Perşembe günü Dışişleri Bakanlığında, AB üyelerinin, terörü destekleyen STK’lara fon sağlaması konusunda bir konferansta konuşan Ayalon, “İsrail temsilcileri ve Türk meslektaşları arasındaki pazarlık ve irtibatlar henüz kesilmiş değildir, bu nedenle bu konuda ileriye atıfta bulunmanın yararı yoktur” dedi.

     

    Yetkililer perşembe günü, İsrail’in, donanmasına karşı açılan davaların zararını ödemede Ankara’nın yardımı karşılığında, baskın sırasında öldürülen Türklerin yakınlarına tazminat ödemeyi teklif ettiğini belirttiler.

     

    Hafta sonu boyunca Cenevre’deki heyetlerce ileri sürülen teklif, ilişkileri yamamak için tedbirler içeriyordu, fakat Türkiye’nin, mayısta dokuz Filistin yandaşının ölümleri için İsrail’in resmen özür dilemesi talebi karşısında yetersiz kalmış görünüyor.

     

    Ehud Olmert, İsrail’in Türklere tazminat vermek konusundaki gönüllülüğünü eleştirdi. Perşembe günü bir konferansta konuşan eski başbakan şöyle dedi:

     

    "Altı ay önce herkes, haklı olarak, kimsenin Gazze ablukasını delemeyeceğini söylüyordu. Bu düşüncemize oldukça kesindik, şimdiyse nasıl telafi edip özür dileyeceğimizi düşünüyoruz.”

     

    BM’nin katliamı soruşturmasında temsilcisi uzlaşma görüşmelerine katılmış olan İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, böyle bir anlaşmaya şahin dışişleri bakanı ve hükümetteki koalisyon ortağı Avigdor Lieberman’ın itirazıyla da boğuşuyor.

     

    Ordu tarafından basılan Türk gemisi

    Bir İsrail yetkilisi, "Bir tazminat teklifinde bulunduk ve Türklerden yasal endişelerimize seslenmek için yapılması gerekeni yapmalarını istedik. Ayrıca büyükelçilerini geri gönderip bizim Ankara’ya yeni bir büyükelçi atamamıza izin verdiklerini de görmek istiyoruz," dedi.

     

    "Fakat şimdilik, hala büyük engeller var."

     Taslak, İsrailli diplomatik kaynakların belirttiğine göre, Türkiye’ye değiştirilmiş yolcu gemisi Mavi Marmara’da arbede esnasında İsrailli denizciler tarafından vurularak öldürülen adamların her birinin ailesine yüz bin dolar kadar para ve olay üzerine bir İsrail “teessüf” ifadesi teklif ediyor.

     

    Perşembe günü, Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İsrail teklifinin raporlarını “spekülatif” olarak nitelendirerek hükümetinin taleplerinin değişmediğini belirtti.

     

    Davutoğlu ziyarette bulunan Suriye dışişleri bakanıyla bir basın toplantısında "mahkeme celbi veya özür ya da teessüf tartışmalarının doğru olduğunu düşünmüyoruz," dedi.

     

    "Şahısların celbi ya da teessüf sorunu gündeme gelmedi."

     

    'Suçlarını kabul etmeliler'

    Çarşamba günü, Netanyahu’nun danışmanı Ron Dermer İsrail ve Türkiye’nin “iki tarafa da uyabilecek… (ve) Türkiye’yle ilişkilerimizi rayına geri oturtup tüm bu meseleyi uluslar arası gündemden kaldıracak bir uzlaşmanın ifadesini” tartışmakta olduklarını belirtti.

     

    Dermer İsrail Radyosu’na "Birleşmiş Milletlerdekilerin de olduğunu hatırlamalıyız, personelimizi tutuklu görmeyi isteyen güçler var” dedi.

     

    "Başbakan için önemli olan denizcileri ve komutanları korumaktır. Her tartışmada, her toplantıda, askerlerin nefsi müdafaada bulunduklarını –bu konuda tartışma yok- ve kötü niyetle davranmadıkları söyledik.”

     

    Askeri kadrosuna ve siyasetçilerine karşı yurtdışında Filistin yandaşı gruplar tarafından açılan özel savaş suçu mahkemelerinin dırdırını işiten İsrail çabucak, bulguları BM soruşturmasında İsrail sunumları olacak iki iç soruşturma başlatarak küresel forumlardaki herhangi benzer Türk eylemlerini başından savmaya çalıştı.

     

    Türkiye, İsrail soruşturmalarını yetersiz bularak reddetti

    Barışma görüşmeleri, Türkiye Başbakanı Tayyip Erdoğan'ın geçen hafta kontrolden çıkan bir orman yangınıyla mücadelesinde İsrail’e yardım etmek için uçak sevk etmesinin ardından gerçekleşti.  Netanyahu, Türklere “minnettarlığımızı ifade etmenin yolunu bulma” sözü verdi.

     

    Fakat İslami kökenli Ak Parti’nin lideri ve İsrail’in Filistin politikalarının sürekli azarlayıcısı Erdoğan, salı günü, Türkiye’nin şartlarında esneklik olmadığının sinyallerini verdi. Hatta Hamas’ın hükmettiği Gazze’nin sınırlarının açılması konusundaki eski talebini bile ekledi.

     

    AKP’li meclis üyelerine "Eğer yeni bir dönem başlatmak isteyenler varsa, tekrar ediyorum: Suçlarını kabul etmeli, özür dilemeli ve tazminat ödemeliler. Hafifletilmiş olan ambargolar için de diyorum ki, yeterli değildir, kaldırılmalıdırlar," dedi.

     

    Mavi Marmara, İslamcı Hamas kadrosuyla birlik olma amacı benimsetilmiş olarak, İsrail’in Gazze ablukasını bozmaya çalışan bir yardım gemisi filosuna liderlik ediyordu. Açık denizleri zapt eden dünya çapında bir yaygara, İsrail’i Gazzeli bir buçuk milyon Filistinliye denizden değil, karadan daha fazla malın ulaşmasına izin vermeye yöneltti.

     

    Ablukanın en sözünü sakınmaz savunucularından biri de Netanyahu’nun sağcı Likud partisiyle birlik içindeki aşırı sağcı Yisrael Beiteinu partisinin lideri Lieberman. Siyasi kaynaklar Lieberman’ın sıklıkla İsrail’in daha duygusal diplomatik temaslarından çıkarıldığını söylüyor.

     

    Lieberman’ın, bazı denizcilerin Mavi Marmara baskınında yaralandığını belirten bir sırdaşı Reuters’a: "Asıl, Türklerin bize tazminat ödemesi gerekiyor, bizim onlara değil," dedi.

     

    Bu, önerilen barışma anlaşması onaya sunulursa Netanyahu’nun kabinesinde olası bir hesaplaşmanın habercisi oldu.

     

    Çeviren: İkbal Zeynep Dursunoğlu

     

    

    Makaleler

    Güncel