• 02/10/10 - 01:00
  • Yazar: Ronen Bergman
  • Bu sayfayı yazdır img
    YDH

    YDH- İsrail’de yayımlanan Yediot Ahronot gazetesi yazarı Ronen Bergman, İsrail’in Münih’te düzenlenen güvenlik konferansına gösterdiği katılım düzeyini “amatör devlet mantığı” olarak niteliyor.




    YDH- İsrail’de yayımlanan Yediot Ahronot gazetesi yazarı Ronen Bergman, İsrail’in Münih’te düzenlenen güvenlik konferansına gösterdiği katılım düzeyini “amatör devlet mantığı” olarak niteliyor.

     

    Almanya’nın başkenti Münih’te gerçekleştirilen “Münih Güvenlik Konferansı”na bütün dünya devletleri üst düzey temsilcilerini yolladı.

     

    Ancak İsrail dünya devletlerinin aksine toplantıya Dışişleri Bakan Yardımcısını göndererek düşük seviyede bir katılım gerçekleştirdi.

     

    Peki, dünya devletlerinden kimler katılmıştı bu güvenlik zirvesine? Burada kısa bir liste verecek olursak; Henry Kissinger, Madeleine Albright, Afganistan Devlet Başkanı, Bağımsız Devletler Topluluğundan Müslüman Devlet Başkanları, ABD Ulusal Güvenlik Müsteşarı Jim Jones, Iran Dışişleri Bakanı, Alman Savunma Bakanı, Rusya Dışişleri Bakanı, Çin Dışişleri Bakanı, Fransa Dışişleri Bakanı, Japonya Ulusal Güvenlik Danışmanı, Suudi Arabistan İstihbarat Şefi, Ukrayna Devlet Başkanı ve Kanda Savunma Bakanı’nı zikredebiliriz.

     

    Bu konferans dünya sathında güvenlik ve dış ilişkiler alanında hayati öneme sahip bir konferans. Bu konferansta dünya liderleri, askeri ve sivil bürokrasinin zirvesindeki isimler katılarak görüş alış verişinde bulunuyorlar.

     

    Şimdi birisi çıkıyor bu konferansın yeterince önemli olmadığını düşünüyor. Küstah ve umursamaz davranarak konferansa uygun temsilciyi göndermiyor. Bu devlet hangisi diye sorarsanız, İsrail derim.

     

    Konferansa katılan birçok ülke İsrail’i uygun bir temsilci göndermediği için eleştirerek kınadı. İsrail bu çok önemli siyasi arenada gerekli temsili göstermediği için en çok eleştiriye maruz kalan ülke oldu.

     

    Üst düzey birçok Fransız, Alman ve İngiliz diplomat bu yöndeki görüşlerini Yedioht Ahronoht gazetesine açıkladılar.

     

    İsrail konferansı organize edenleri, İran Dışişleri Bakanı’nı davet ettiği için protesto etti. Yani kendiside yüksek seviyeli temsilciler gönderip onlarla yüzleşeceği yerde, neden bunları davet ediyorsunuz diye konferansı düzenleyenleri eleştirme yolunu seçti.

     

    Münih Güvenlik Konferansı ilk olarak 46 yıl önce toplandı. O günden bu yana kendi alanında seçkin ve önemli bir konferans olma özelliğini kazandı. Bu konferansı İsrail’in Herzliya Konferans’ına benzetebiliriz.

     

    Geçen yıl konferans İsrail seçimlerinin hemen öncesine geldiği için İsrail kısa bir temsil gösterdi. Belki bu bir nokta İsrail için gerekçe kabul edilebilirdi.

     

    Konferans’a katılanların Almanya’nın önemli gazetelerinden Süddeutsche Zeitung’de yayınlamak üzere bir sunum yazmaları gerekmekte idi ki o zaman Dışişleri Bakanı olan Livni buna vakti olmadığını söylemişti.

     

    Konferansı düzenleyenler o zaman İsrail’de yaklaşan seçimler dolayısıyla bunu hoş görmüşlerdi. Ancak bu sene İsrail’deki bütün üst düzey yetkililerin çok yoğun meşguliyetleri nedeni ile İsrail sadece Dışişleri Bakan Yardımcısı seviyesinde temsil edildi.

     

    Dışişleri Bakanlığı Avigdor Liberman’ın konferans için vakti olmadığını duyurdu. Aynı şey Savunma Bakanlığı ve Başbakanlık tarafından da yapıldı. Hiç olmazsa Ulusal Güvenlik Danışmanı Uzi Arad gider diye düşünüyorduk ki o da başbakanlık ile önemli görüşmeleri olduğunu duyurdu.

     

    Biz bu kişilerin masumiyetinden elbette şüphe etmemeliyiz, elbette bu kişiler çok yoğun bir iş programına sahipler.

     

    Ancak şu soruyu sormadan da edemiyoruz; acaba Amerika’da yığınla işi olan ve Amerikan savunmasının kilit adamlarından olan General Jim Jones ya da 1,3 milyar insanı temsil eden Çin Dışişleri Bakanı bu konferans için vakit buluyor da İsrailli yetkililer neden vakit bulamıyor.

     

    Ha tabi şimdiye kadar bütün Arapları ve Batılı diplomatları rahatsız eden Danny Ayalon’a yönelik eleştirilere değinmedik.

     

    Ayalon toplantıda küstah bir tavırla Arapların yapması gerek değişiklikler ve alması gereken tedbirleri dile getirdiğinde orada bulunan herkes durumdan rahatsız oldu.

     

    Şurası açık k Ayalon İsrail’i temsil etmemesi gereken bir kişi.

     

    Sonuç olarak vakıa nedir diye soracak olursak şu cevabı verebiliriz; amatör bir devlet mantığı var ve bu mantık Sam Amca’nın toprakları dışında olan biten şeyleri dikkate almamakta ısrarcı davranıyor.

     

     

    Çeviren: Emrah Kekilli

     

    http://www.ynetnews.com/articles/0,7340,L-3846187,00.html

     

    

    Makaleler

    Güncel