“Marib savaşı tıpkı Halep savaşı gibi”

img
“Marib savaşı tıpkı Halep savaşı gibi” YDH

Yemen’in Tahran büyükelçisi, Marib savaşının tıpkı Aralık 2016’daki Halep savaşı gibi belirleyici olduğunu söyledi.




YDH- Tasnim haber ajansının bildirdiğine göre Sanaa hükümetinin Tahran Büyükelçisi İbrahim Muhammed Deylemi, Marib savaşı, Birleşik Arap Emirlikleri ordusunun Hudeyde bölgesinden çekilmesi ve Yemen’deki siyasi sistem konularında açıklamalarda bulundu.

Yemen’in Tahran Büyükelçisi İbrahim Muhamemd Deylemi, Sanaa hükümetine bağlı Yemen ordusunun daha fazla kan dökülmemesi için Marib’deki kabilelerle yaptığı görüşmelere değinerek devam eden savaşla ilgili olarak şunları söyledi:

“Öncelikle savaş olmaması ve Marib sorununun barışçı yollarla çözümü için bir plan geliştirdik. Bu çerçevede Marib ilindeki kabilelerle anlaşma yoluna gitmeye çalıştık. Bu anlaşmalar sayesinde Sanaa hükümetine bağlı Yemen ordusu şu an bu ile bağlı 12 kenti kontrolü altında bulunduruyor. Daha önce Marib ilinde sadece 2 kent Yemen ordusu ve Halk Komitelerinin elinde bulunuyordu; ancak şu an 12 kente sahip.”

Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin Sanaa hükümetine yönelik psikolojik savaş başlattığını belirten Deylemi, “Düşman, Marib kentinde 1 milyon kişinin yaşadığı ve bunların da Ensarullah Hareketine karşı direndiği izlenimi vermeye çalışıyor. Halbuki bu tamamen gerçek dışı, Marib ilinde yaklaşık 100 bin kişi yaşıyor” dedi.

Marib savaşının son aşamada olduğunu belirten İbrahim Muhammed Deylemi, “Sanaa hükümetine bağlı yemen ordusu ve Halk Komiteleri her gün ilerliyor. Biz savaşın mevcut gidişatından memnunuz. Halbuki Yemen ordusu ve Halk Komiteleri, açık bir alanda ve hava desteğine sahip olmaksızın savaşıyor. Sanaa hükümeti güçleri yürekleriyle savaşıyor ve zaferler kazanıyor. Bu, abluka altındaki Ensarullah Hareketi açısından bir mucizedir dedi.

Marib ilinin kurtuluşu konusunda tarih vermenin yanlış olacağını belirten İbrahim Muhammed Deylemi, Marib savaşını Yemen’deki en zorlu savaş olarak niteledi ve ildeki kabilelerle yapılan anlaşmalarla ilgili olarak şunları söyledi:

“Marib’deki bazı kabilelerle imzaladığımız anlaşma sayesinde onların bulundukları bölgeleri kurtardık. Nitekim örneğin 10 bin savaşçısı olan bu kabileleri Yemen ordusu ve Halk Komitelerine karşı savaşmaktan vazgeçirdik. Bu durum yemen ordusu ve halk Komitelerinin işini kolaylaştırdı. Marib’deki kabilelerle yapılan anlaşmaların ordunun ilerlemesinde büyük bir rolü oldu. Bu sayede ordu ve halk komiteleri şu an Marib ilinin kapılarına dayanmış durumda” dedi.

Marib ilindeki kabilelerle anlaşma sayesinde kente grime konusunda herhangi bir sorun olmadığını, sorunun bu kentin Suudi Arabistan ve Amerika’nın elinde olmasından kaynaklandığını belirten Deylemi, Yemen ordusunun Marib’de el-Kaide ve İhvancı Islah Partisi militanlarıyla savaştığını söyledi. 

Yemen yeniden bölünebilir mi?

İbrahim Muhamemd Deylemi, Yemen’in yeniden bölünme ihtimali konusunda da şunları söyledi: “Yemen ordusu ve Halk Komiteleri ülkenin bölünmesini önlemeye ve işgal altındaki toprakları kurtarmaya kararlıdır. Ancak burada şunu söylemem gerekiyor: Yabancı askerler tarafından işgal edilmiş olan Sukotra adası gibi yerlerle Marib gibi yerlerin durumu farklıdır. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Amerika işgal ettikleri torprakları terk etmek zorundadır.”

Marib’de halen devam etmekte olan savaşı Suriye’nin Halep ilinin kurtarılmasıyla sonuçlanan 2016 yılının Aralık ayındaki savaşa benzeten Deylemi, “Halep’in kurtarılması, Suriye savaşında bir dönüm noktasıydı ve bu sayede Suriye savaşındaki durum değişti. Biz, Marib’in kurtarılması ile Yemen’in diğer illerinin kurtarılmasının da kolaylaşacağına inanıyoruz” dedi.

Yemen’in Tahran Büyükelçisi İbrahim Muhammed Deylemi, Birleşik Arap Emirlikleri güçleri ile onların müttefiklerinin Hudeyde bölgesinden çekilmesi konusunda da şunları söyledi:

“Bu çekilme siyasi sebepler ve sahadaki gelişmeler sebebiyle oldu. Birleşik Arap Emirlikleri’nin tavır değiştirdiğine dair iddialar doğru değil. Demin de söylediğim gibi Emirlikler, Yemen’den çekilmeye mecburlar; çünkü eğer çekilmezlerse saldırıların hedefi olacaklar. Her halükarda Yemen savaşı askeri ve siyasi yollarla sona erecek.”

2015’te başlayan savaşın bitmesinden sonra Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri ile işbirliği yapan Yemenlilerin durumunun ne olacağına ilişkin bir soruyu cevaplayan İbrahim Muhammed Deylemi, “Biz savaşın bitmesinden sonra genel af ilan etmeye kararlıyız. Bu savaşçıların normal bir vatandaş sayılabilmeleri için silahlarını teslim etmeleri gerekiyor” dedi.