Suriye ordusu ve halkın dayanışması Washington'u şaşırttı

img
Suriye ordusu ve halkın dayanışması Washington'u şaşırttı YDH

Suriye’nin Deyrezzor bölgesindeki yedi köy, ABD destekli Deyrezzor Askeri Meclisi'nin saldırılarına karşı Suriye ordusu ve yerli halkın güçlü dayanışması sayesinde korundu.




YDH - Deyrezzor’un kuzey kırsalında yer alan yedi köy, Suriye ordusu ve destekçi güçlerin Deyrezzor Askeri Meclisi'nin ABD desteğiyle başlattığı geniş çaplı saldırıyı engellemesiyle sakinliğini korudu.

Söz konusu saldırı, “Geri Dönüş Savaşı” adı altında, köylerin kontrol altına alınmasını ve 2017’den bu yana yerlerinden edilmiş on binlerce kişinin geri döndürülmesini hedefliyordu.

Deyrezzor Askeri Meclisi, operasyonun gerekçesini şu sözlerle açıkladı: “Bu harekât Suriye’nin batısındaki Badiye’ye kadar yaşanan olayların doğurduğu tehlikeli durumlar ve özellikle Deyrezzor’un kuzey ve doğusundaki korunmasız bölgelerin terör örgütü IŞİD'in büyük hücreleri tarafından hedef alınması riskine karşı gerçekleştiriliyor.”

Operasyonun liderlerinden biri, medya kuruluşlarına yaptığı açıklamada, asıl hedeflerinin Deyrezzor’un kuzeyindeki yerleşim yerlerinden göç eden insanları yedi köye geri döndürmek olduğunu belirtti.

Aşiretlerden tepki

Bölgedeki Arap aşiretleri, Deyrezzor Askeri Meclisi'nin saldırılarına ilişkin yazılı bir açıklama yayımladı.

Açıklamada, SDG’ye bağlı konseyin iddiaları “yanıltıcı” olarak nitelendirilirken, köylerde yaşayan halkın güven içinde olduğu vurgulandı.

Aşiretler, operasyonların kendi talepleri doğrultusunda gerçekleştiği iddiasını da reddetti.

Uluslararası koalisyona hitaben yapılan açıklamada, şu ifadeler kullanıldı: “Eğer Suriye topraklarındaki varlığınızın amacı IŞİD’le mücadele etmekse, biz terör örgütü değiliz. Aşiretler olarak, başta IŞİD olmak üzere hiçbir terör grubunun bölgemize dönmesine izin vermeyeceğimizi net bir şekilde ifade ediyoruz. Ayrıca, evine dönmek isteyen herkes için kapılarımız açık.”

Aşiretler, koalisyon yetkililerine çağrıda bulunarak, “Bu yalanlara aldanmayın ve kendinizi bu meseleye karıştırmayın. Böylece, saldırılarda ısrar edenlerle bir aşiret savaşı olarak kendimiz başa çıkabiliriz,” ifadelerini kullandı.

Ayrıca, Suriye ordusunun bölgedeki varlığından bağımsız olarak, güvenliği tehdit eden herkesin aşiret kurallarına göre “düşman” olarak görüleceği uyarısında bulundular.

ABD'nin tepkisi ne oldu?

Öte yandan Deyrezzor Askeri Meclisi'nin saldırılarında ABD’nin hava ve topçu desteği sağladığına yönelik iddialar, Washington tarafından reddedildi.

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü Pat Ryder, yaptığı açıklamada, "ABD kuvvetleri, Deyrezzor bölgesinde aktif askeri operasyonlara katılmamıştır. Ancak meşru müdafaa kapsamında, askeri tesislerimize yönelik tehditlere karşılık verdik," diye konuştu.

Washington yönetiminin açıklamaları, Suriye ordusu ve yerli aşiretlerin bölgede sergilediği direnişin etkisiyle, Washington’un saldırılardaki rolü üzerindeki tartışmaları artırdı.

Bölgedeki aşiret güçleri ve ordu birlikleri, yedi köyü savunmada büyük bir kararlılık gösterdi.

Özellikle aşiretlerin desteğiyle SDG’nin kontrolü reddedildi ve ABD’yi saldırıları durdurmaya zorlayan karşı hamleler gerçekleştirildi.

Direnişin önemli rolü

El-Ahbar gazetesinin kaynaklarına göre, yedi köyü savunan güçler, saldırıları püskürtmekle kalmadı, aynı zamanda direnişi sürdüreceklerine dair güçlü bir mesaj verdi.

Koniko operasyon sahasına düzenlenen bombalamalar, son kampanyanın ana hedefinin Amerikalılara karşı artan direnişi durdurmak olduğunu bir kez daha ortaya koydu.

Kaynaklar, saldırıların başarısız olmasının ardında bölgede ordu, ulusal savunma birlikleri ve aşiretlerden oluşan güçlerin güçlü direnişi, SDG saflarında yaşanan ayrışmalar ve bazı Kürt liderlerin Deyrezzor’da Suriye ordusuyla karşı karşıya gelmeyi reddetmesi gibi faktörlerin olduğuna dikkat çekti.



Makaleler

Güncel