Lübnan'da Başbakan Nevaf Selam ile Cumhurbaşkanı Jozef Aun karşı karşıya getirdi. Krizde Suudi Arabistan'dan beklediği desteği bulamayınca siyasi olarak yalnız kalan Selam'ın hamleleri boşa çıkarken, gerilimin meclise taşınması bekleniyor.

YDH - Lübnan Başbakanı Nevaf Selam'ın, Beyrut'taki Ruşe kayalıklarında düzenlenen Hasan Nasrullah'ı anma etkinliği sonrası kopmasını beklediği siyasi fırtına, beklediği yönde esmedi.
Selam, etkinliğe müdahale etmedikleri için güvenlik ve askeri kurumlara "uyarı" verilmesini isterken Cumhurbaşkanı Jozef Aun'un desteğini alacağını umuyordu.
Ancak hem Savunma Bakanlığının hem de ordunun tavrının doğrudan Cumhurbaşkanı ile koordine edildiğini fark etti.
Cumhurbaşkanı Aun, yakın çevresine "şimdi yeni bir kriz çıkararak döneme bir darbe daha indirmek doğru değil" mesajını verdi.
Aun'un bu görüşü, New York'taki temasları sırasında görüştüğü Suudi yetkililerle de paylaştığı anlaşılıyor.
Selam'ın hamleleri boşa çıktı
Başbakan Selam için asıl sürpriz, beklediği "Sünni ayaklanmasının" gerçekleşmemesi ve Suudi Arabistan'ın sessiz kalması oldu.
El-Ahbar gazetesinin haberine göre bu da, Selam'ın çevresini Riyad'ın tutumunu sorgulamaya itti. Başbakanın istifa etme ya da hükümeti boykot etme tehdidi de kısa sürede etkisiz kaldı.
Suudi Arabistan, Lübnan Kuvvetleri partisine bu aşamada hükümetten çekilmeyi desteklemediğini ve mevcut koşullarda yeni bir kabine kurmanın mümkün olmadığını bildirdi.
Siyasi gerilimin, yalnızca mali ve ekonomik dosyaların ele alınacağı bugünkü meclis oturumuna da yansıması bekleniyor.
Meclis gündeminde seçim yasasıyla ilgili kritik bir anlaşmazlık da bulunuyor. Meclis Başkan Yardımcısı İlyas Bu Saab, yurt dışındaki seçmenlerin oy hakkıyla ilgili maddenin alt komisyonda kalmasına karar verildiğini açıkladı. Bu karar, konunun Genel Kurul'a taşınmasını engelliyor.
Birçok siyasi grup ise dosyanın Genel Kurul'da görüşülmesini talep ediyor. Bu anlaşmazlığın, seçimleri ertelemek için bir bahaneye dönüşebileceği endişesi artıyor.
Nitekim 61 milletvekili, konunun Genel Kurul gündemine alınmaması halinde oturumu terk etme tehdidinde bulundu.
Meclisteki tek gerilim kaynağı bu değil. Ruşe kayalığı tartışması için de çok sayıda milletvekili söz talebinde bulundu.
Başbakandan güvenlik bürokrasisine ağır suçlamalar
Öfkesi dinmeyen Başbakan Selam, dün İç Güvenlik Teşkilatı Genel Müdürü Tümgeneral Raid Abdullah ile bir araya geldi.
El-Ahbar'ın edindiği bilgilere göre Selam, görüşmede oldukça öfkeliydi. Olayın sorumluluğunu ordudan çok İç Güvenlik Teşkilatına yükleyen Selam, konuyu mezhepsel bir zemine taşıdı.
Abdullah'ın Sünni bir subay olduğunu hatırlatarak, "Başbakanlık makamına yönelen saldırıya göz yummamalıydı" dedi. Abdullah ise sahadaki tüm tedbirlerin ordunun kontrolünde olduğunu belirterek sorumluluğun kendilerinde olmadığını savundu.
Kaynaklar, Selam ve ekibinin bu kampanyayı tırmandırmayı planladığını belirtiyor. Özellikle Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan’ın Birleşmiş Milletler'de "silahların yalnızca Lübnan devletinin elinde toplanması gerektiği" yönündeki açıklaması, Selam tarafından sadece Hizbullah'a değil, Cumhurbaşkanı Aun'a karşı da bir destek olarak yorumlanıyor.
Selam'ın çevresi, Savunma Bakanı Mişel Mensi'nin yayımladığı ve "Büyük sorumluluklardan küçük bahanelerle kaçmak üzüntü verici" ifadelerini içeren sert açıklamanın bizzat Cumhurbaşkanı Aun'un talimatıyla hazırlandığına inanıyor.