İsrail, Suriye’deki çatışma bölgesine müdahale etti

img
İsrail, Suriye’deki çatışma bölgesine müdahale etti YDH

İsrail ordusunun, HTŞ rejimi ile Dürzi milisler arasında çatışmaların sürdüğü güney Suriye'de rejime ait tankları hedef aldığı bildirildi.




YDH- Associated Press’in (AP) aktardığına göre, İsrail ordusu pazartesi günü, Suriye’nin güneyinde, HTŞ rejimine bağlı güçler ve bedevi kabileleri ile Dürzi milisler arasında çıkan çatışmaların yaşandığı bölgede askeri tanklara saldırı düzenlediğini bildirdi.

İsrail ordusunun, pazartesi günü Suriye'nin güneyindeki Süveyda ilinin el-Mezraa ve Sami arasındaki bölgede “çok sayıda” tankı hedef aldığını bildiren Yahudi Haberleri Sendikası (JNS) da bu konuda daha fazla detayların açıklanmadığını kaydetti.

İlerleyen saatlerde Times of Israel, İsrail ordusunun bugün erken saatlerde Suriye’nin güneyindeki Süveyda bölgesinde rejime ait tanklara yönelik hava saldırısına dair görüntüleri yayımladığını bildirdi.

Askeri kaynaklar, tankların Sami köyü yakınlarında tespit edilerek hedef alındığını ve bölgeye ulaşmalarının engellendiğini belirtti.

Yapılan açıklamada, “Bu araçların güney Suriye’de bulunması İsrail için tehdit oluşturabilir. İsrail ordusu, güney Suriye’de askeri tehdidin oluşmasına izin vermeyecek ve buna karşı operasyonlarını sürdürecektir.” ifadeleri yer aldı.

Bölgede son günlerde bedevi kabileleri ile Dürzi savaşçılar arasında ölümcül çatışmalar yaşandığı da bildirildi.

Times of Israel’in bildirdiğine göre, İsrailli yetkililer, Suriye’nin güneyinde “tamamen askerden arındırılmış bir bölge oluşturmayı ve burada hiçbir silahlı grubun, yeni Suriye hükümeti dahil, yerleşmesine izin vermemeyi amaçladıklarını” açıkladı.

AP, Suriye’nin Süveyda vilayetinde yerel milisler ve kabileler arasındaki çatışmalarda onlarca kişinin hayatını kaybettiğini, “güvenliği” sağlamak amacıyla pazartesi günü gönderilen rejime ait güvenlik güçlerinin de silahlı gruplarla çatıştığını kaydetti.

HTŞ rejiminin İçişleri Bakanlığı, 30’dan fazla kişinin yaşamını yitirdiğini ve yaklaşık 100 kişinin yaralandığını açıkladı. Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi ise en az 89 kişinin öldüğünü, bunların arasında iki çocuk, iki kadın ve 14 güvenlik görevlisinin bulunduğunu bildirdi.

Gözlemevinin açıklamasına göre, çatışmalar Dürzi ve bedevi kabileleri arasında başladı ve rejime ait güvenlik güçlerinin bir kısmı bedevilere “destek” vermek amacıyla aktif olarak çatışmalara katıldı.  

HTŞ rejiminin İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Nureddin el-Baba, devlet güçlerinin sabah erken saatlerde “düzeni sağlamak” için Süveyda’ya girdiğini belirtti.

Rejime ait el-İhbariye televizyonuna yaptığı açıklamada, “Yasadışı silahlı gruplarla bazı çatışmalar yaşandı ancak kuvvetlerimiz sivillerin zarar görmemesi için azami çaba gösteriyor.” dedi.

Gözlemevi, çatışmaların bir bedevi kabilesinin bölgeye kontrol noktası kurup genç bir Dürzi’ye saldırması ve soygun yapmasıyla başlayan karşılıklı kaçırma ve saldırılar zinciri sonucunda patlak verdiğini aktardı.

Gözlemevi başkanı Rami Abdurrahman, çatışmaların bir Dürzi sebze satıcısının kaçırılması ve soygunla başladığını, bunun üzerine misilleme saldırılarının gerçekleştiğini belirtti.

Birleşmiş Milletler Suriye Özel Temsilcisi Yardımcısı Necat Rüşdü, yaşanan şiddetten “derin endişe” duyduğunu belirterek hükümeti ve yerel grupları sivilleri korumak, sükuneti sağlamak ve tahriklerin önüne geçmek için acil adımlar atmaya çağırdı.

Rüşdü, çatışmaların Suriye’de “gerçek kapsayıcılık, güven inşası ve anlamlı diyalog” gerekliliğini bir kez daha ortaya koyduğunu ifade etti.

Bu gelişmeler parelerinde, The Jerusalem Post''un aktardığına göre, ABD Cumhuriyetçi Partisi’nin İsrail’deki temsilcileri, özellikle Suriye’nin en büyük Dürzi nüfusuna ev sahipliği yapan Süveyda bölgesinde yaşanan gelişmelere dikkat çekerek, Dürzi toplumunun ciddi tehditlerle karşı karşıya olduğu yönünde “endişelerini” dile getirdi.

Pazar günü, Cumhuriyetçiler Yurtdışı İsrail Başkanı ve Cumhuriyetçiler Yurtdışı Genel Başkan Yardımcısı olan Avukat Marc Zell, İsrail'deki Dürzi toplumunun ruhani lideri Şeyh Muvaffak Tarif ile bir araya geldi. Görüşmede, Suriye'nin güneyinde giderek tırmanan kriz ele alındı.

Görüşmenin ardından açıklama yapan Zell, “Dürzi toplumu liderleri, Nusra Cephesi’yle bağlantılı terörist unsurların masum Dürzi sivilleri tehdit ettiğine dair endişe verici raporlar sundu.” ifadelerini kullandı.

İsrail’in, Dürzileri “sadık” bir azınlık olarak gördüğünü iddia eden AP, daha önce de İsrail güçlerinin, Suriye’de Dürzilerin bulunduğu bölgelere yönelik müdahalelerde bulunduğunu hatırlattı.

Geçen Mayıs ayında, Şam’daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı yakınlarında İsrail tarafından düzenlenen saldırının, HTŞ rejimi lideri Colani’ye yönelik bir uyarı olduğu değerlendirilmişti. Bu saldırı, yılın başlarında Sahnaya kasabası ve Dürzi çoğunluklu Şam banliyösü Ceramana’da, rejim yanlısı militanlarla Dürzi savaşçılar arasında yaşanan çatışmaların ardından gelmişti.

İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı İsrael Katz, o dönem yaptıkları açıklamada İsrail’in “Şam güneyine (Suriye hükümet) güçlerinin konuşlandırılmasına veya Dürzi topluluğuna yönelik herhangi bir tehdide izin vermeyeceğini” bildirmişti.

Dürzî ruhani lideri Şeyh Hikmet el-Haceri öncülüğündeki bir grup, bugün yayınladığı açıklamada uluslararası koruma talebinde bulunarak hükümet güçlerini ve Genel Güvenlik Ajansı’nı “tekfirci çetelere destek vermekle” suçladı.

 



Makaleler

Güncel