YDH- Yeni bir siyasi düzene geçme sancıları yaşayan Mısır’da, dinin ve camilerin siyasetteki rolüne ilişkin yeni tartışmaların yaşandığı bildiriliyor.
YDH- Yeni bir siyasi düzene geçme sancıları yaşayan Mısır’da, dinin ve camilerin siyasetteki rolüne ilişkin yeni tartışmaların yaşandığı bildiriliyor.
Londra’dan yayın yapan Şarku’l- Evsat gazetesi, Hüsnü Mübarek rejimi döneminde yoğun baskı altında tutulan dini kurumların devrimden sonra artan siyasi rolüne işaret ederek cami imam hatiplerinin birer siyasi analiste dönüştüğünü ve camilerde yapılan siyasi yorumların ulusal ve uluslar arası meselelerde ciddi oranda belirleyicilik kazandığını bildirdi.
Hüsnü Mübarek rejimi döneminde içerik yönünden sıkı kontrol altında tutulan hutbelerin devrimden sonra toplumda önemli bir belirleyicilik kazandığını belirten gazete, Mısır’da devrimden sonra yeni bir mescit geleneğinin doğmaya başladığını ve giderek siyasileşen mescitlerle birlikte Mısırlı hatiplerin de kendi kabiliyetlerine göre şöhret kazanmakta olduğunu yazdı.
Mısır’daki, cuma hutbelerinin Tahrir Meydanında milyonların toplanmasına da oldukça önemli katkılar sunduğu belirtilirken, devrimden sonra el-Ezher Üniversitesi’nin toplumsal ağırlığının da arttığı ifade edildi.
El-Ezher Üniversitesi’nin mescit-cami sistemine geri dönülmesini, Mısır’daki bütün hutbelerin el-Ezher tarafından hazırlanmasını istediğini belirterek el-Ezher’in siyasi görüşlerini tüm ülkeye iletmek istediğini belirten gazete, Müslüman Kardeşler tarafından kurulan Adalet ve Özgürlük Partisi’nin ise mescitlerin fonksiyonun geliştirilmesini, ibadetlerin yanı sıra kültürel ve toplumsal faaliyetlere de yer verilmesini önerdiğini bildirdi.
Adalet ve Özgürlük Partisi’nin mescitlerinin imamlarının seçimine de ayrı bir önem verilmesi gereğini vurguladığını belirten Şarku’l- Evsat, Mısır Vakıflar Bakanlığı Din Alimleri Enstitüsü hocası Dr. Adil Abdülşekür’un , “Din ve siyaset İslam’da birbirinden ayrılmaz önemli parçalardır. Bu noktada İslam dini diğer dinler gibi değildir. İslam’ın din ve dünyaya dair programı vardır. Mescit ise dini ve siyasi hayatın merkezinde yer almaktadır” dediğini bildirdi.